TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilerek yasalaşan vergi düzenlemeleri, ekonomik ve idari alanlarda geniş kapsamlı değişiklikleri beraberinde getiriyor. “Vergi Kanunları ile Bazı Kanunlarda ve 631 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” başlığıyla ele alınan düzenleme; taşınmaz satışları, araç tescil ve devir işlemleri, noter harçları, ruhsatlı ticari faaliyetler ve bazı beyan yükümlülükleri olmak üzere vatandaşların ve işletmelerin günlük yaşamını doğrudan etkileyecek birçok alanda yenilik içeriyor. Taşınmaz satışlarında tapuda beyan edilen bedelle gerçek satış bedeli arasında fark bulunduğunun tespiti halinde, bu fark üzerinden yeniden vergi hesaplanacak ve vergi ziyaı cezası daha yüksek oranlarla uygulanacak. Böylece uzun süredir tartışma konusu olan “düşük bedel beyanı” uygulamasının önüne geçilmesi, hem vergi kayıplarının azaltılması hem de piyasanın daha şeffaf bir zemine oturtulması hedefleniyor.

Araç satış ve tescil süreçlerine ilişkin düzenleme ise önemli bir yeniliği beraberinde getiriyor. Buna göre, noterde yapılan sıfır araç tescil işlemleri ile ikinci el araç satış ve devir işlemlerinden artık satış bedeli esas alınarak maktu veya nispi harç alınacak. Bu uygulama 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek ve araç alım-satım işlemlerinde yeni bir harç yapısı ortaya çıkaracak. Düzenleme, özellikle araç piyasasında işlem hacmi yüksek olan vatandaşlar ile işletmeleri yakından ilgilendiriyor.
Kanun teklifinin bir diğer başlığını ise ruhsatlı ticari faaliyetlere getirilen yıllık harçlar oluşturuyor. Sağlık kuruluşları, veteriner muayenehaneleri, kuyum işletmeleri, taşınmaz ticareti yapan firmalar, havacılık işletmeleri gibi geniş bir faaliyet grubu; mevcut ruhsat ve izin belgelerine ek olarak artık yıllık harç ödeme yükümlülüğüyle karşılaşacak. Bu uygulamanın, ruhsatlı faaliyetleri daha düzenli takip etmeyi ve kamu gelirlerinde sürdürülebilirliği sağlamayı amaçladığı ifade ediliyor.
Düzenleme genel itibarıyla, vergi tabanının genişletilmesi, kayıt dışılığın azaltılması, beyanlarda doğruluğun artırılması ve kamu gelirlerinin daha sağlıklı bir yapıya kavuşturulması hedefiyle hazırlanan kapsamlı bir çerçeve olarak değerlendiriliyor. Ekonomistler, yeni kanunun özellikle gayrimenkul ve araç piyasasında fiyat şeffaflığını teşvik edeceğini ve vergi uyumunu güçlendireceğini belirtirken; bazı alanlarda artan harç yüklerinin vatandaş ve işletme maliyetlerini etkileyebileceğine dikkat çekiyor. TBMM’de kabul edilen bu düzenlemenin, uygulama sürecinde hem ekonomik hem de idari açıdan yakından takip edilmesi bekleniyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: