COVİD GERİ Mİ GELİYOR?

sağlık gündemine yansıyan açıklamalara göre, Covid-19 vakalarında yeniden artış yaşanıyor. Aile hekimliği uzmanı Dr. Tanju Yılmazer, son haftalarda hem grip hem de diğer solunum yolu enfeksiyonlarının sıklaştığını belirtti. Uzmanlar, özellikle sonbahar ve kış aylarının yaklaşmasıyla birlikte virüs aktivitesinin yeniden yükseldiğine dikkat çekiyor. Türkiye’de 2025 yılının ağustos ayı ortalarından itibaren Covid-19 kaynaklı vaka artışı gözlemlenirken, bu dalganın merkezinde “XFG” olarak tanımlanan yeni varyantın yer aldığı bildiriliyor. Bilim çevrelerinde “Stratus” ya da “Frankenstein” olarak adlandırılan bu varyantın, farklı alt türlerin birleşmesiyle ortaya çıkmış karma bir form olduğu ifade ediliyor. Bu nedenle, yayılım hızının önceki varyantlara göre daha yüksek olduğu değerlendiriliyor.Dr. Yılmazer, belirtilerin büyük oranda klasik Covid-19 semptomlarıyla benzer olduğunu ifade ederek ateş, öksürük, halsizlik, baş ve kas ağrıları, burun akıntısı, boğaz ağrısı ile tat ve koku kaybının hâlâ en sık görülen bulgular arasında yer aldığını söyledi. Bununla birlikte, yeni varyantın boğaz bölgesinde daha belirgin etkiler oluşturabileceğini; çok keskin boğaz ağrısı, ses değişiklikleri, ses kalınlaşması ve boğazda gıcıklanma hissi gibi şikâyetlerin öne çıktığını belirtti. Uzmanlara göre bu nedenle birçok kişi başlangıçta hastalığı “mevsimsel grip” olarak değerlendirebiliyor.Açıklamalara göre Covid-19 testlerinin özellikle ileri yaşta, bağışıklığı baskılanmış kişilerde ve birden fazla kronik hastalığı bulunan risk gruplarında yapılması öneriliyor. Dr. Yılmazer, güncellenmiş Covid aşılarının hâlen Türkiye’de erişilebilir olmadığını vurgularken, bunun özellikle 75 yaş üzeri bireylerde koruma açısından zorluk oluşturduğunu ifade etti. Mevcut aşıların ise ağır hastalık riskini azaltmada hâlâ etkili olabileceği değerlendirilirken, viral yükün arttığı dönemlerde kişisel önlemlerin öneminin sürdüğü hatırlatıldı.Uzmanlar, mevcut verilerin bu yeni varyantın daha ağır hastalık oluşturduğuna dair bir kanıt taşımadığını, ancak hızlı yayılım nedeniyle hassas grupların korunması gerektiğini belirtiyor. Kapalı ve kalabalık ortamlarda maske kullanımı, el hijyenine dikkat edilmesi ve yaşam alanlarının düzenli havalandırılması öneriliyor. Ayrıca, belirti gösteren kişilerin ateşleri düşene kadar evde izolasyonda kalmasının toplum sağlığı açısından önem taşıdığı vurgulanıyor. hatay haberler kaynakları, özellikle deprem sonrası yoğun nüfus hareketliliği yaşayan kentte, solunum yolu hastalıklarının yayılımını sınırlamak adına bireysel tedbirlerin göz ardı edilmemesi gerektiğine dikkat çekiyor.

ABDULVAHİT GÜRASLAN