Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Op.Dr.Numan Bayazıt konu hakkında önemli bilgiler verdi.
“Tekrarlayan Gebelik Kayıpları” (TGK) bir kadının art arda 2 veya daha çok gebeliğini kaybetmesi olarak tanımlanır. Gebelikler kan testi veya ultrasonla tespit edilmiş olabilir diyen Op.Dr.Numan Bayazıt, yaptığı açıklamada “ Düşükler kadının psikolojisini derinden etkileyen olaylar olduğu için tanı testlerinin bir kısmı kişiselleştirilerek ilk düşükten sonra da yapılabilir.
TGK’ya neden olan birçok faktör vardır ancak günümüzdeki imkanlarla olguların %60 kadarında bir sebep bulabiliyoruz. Bunların arasında en önemlileri kadının rahmi ve çiftin kromozom dizilişi ile ilgili anormalilerdir.
RAHİM ANOMALİLERİ: Doğuştan veya sonradan olabilir. Doğuştan olanlar arasında en sık rahim boşluğuna uzanan bir Perde , rahimin T veya Y şeklinde ya da Yarım olmasına rastlıyoruz. Sonradan gelişen anormalikler Myomlar, Polipler, operasyon ve infeksiyonlara bağlı olarak ortaya çıkan Yapışıklıklardır. Bunlar ultrason ve rahim filmi ile kolayca tespit edilir. Rahim ağzı yetmezliği de gebelik kayıplarına neden olan bir başka önemli problemdir.
GENETİK FAKTÖRLER: Eşlerden birinin kromozom sayı veya diziliminde anormallik olması düşük olasılığını arttırır. TGK’lı çiftlerin %3-5’inde görülür. En sık rastlananlar iki kromozomun yer değiştirmesi ile oluşan Translokasyonlar ve bir kromozomun ters dönüp tekrar yapışması ile oluşan İnversiyonlardır. Bu durum kişinin kendisinde bir sağlık problemi yaratmadığı halde sperm veya yumurtaya aksederek düşüklere sebep olur.
BAĞIŞIKLIK SİSTEMİ İLE İLGİLİ HASTALIKLAR: Gebelik vücudun bağışıklık sistemi ile yakından ilgili bir süreç olduğu için birçok neden araştırılmış ve suçlanmıştır. Ancak gerçekten düşüklere neden olduğu kanıtlanan iki neden Antifosfolipid Sendromu ve Otoimmün TiroitHastalıklarıdır. Bu ikisinin taranıp tedavi edilmesi yeterlidir.
Obezite, aşırı zayıflık, sigara, alkol, ağır egzersiz, kafein tüketimi direk olmasa da TGK ile ilişkili olabilir. Kalıtsal Trombofili hastalıklarının ilk 3 ay içindeki düşüklerle bir ilgisi saptanmamıştır. Bu tahlillerin yapılması gereksizdir.
Son yıllarda spermlerdeki yüksek DNA hasarının düşüklere neden olabileceği iddia edilmektedir. Bu durum spermde DNA fragmantasyon oranı hesaplanarak ortaya konulur. Ancak hem tanı testlerinin güvenilir olmaması hem de tedavinin belirsizliği nedeni ile tartışmalı bir konudur. Gene de TGK’da erkeğin ürolojik bir muayenesinin yapılması atlanmamalıdır.” Dedi.
(Haber Merkezi)
ABDULVAHİT GÜRASLAN