Genç yaşlı neredeyse herkesin bir Facebook, Twitter ve İnstagram hesabı var artık.
Herkes ilgisi ve merakı doğrultusunda bir şeyler paylaşıyor.
Bu arada herkesin bir profili oldu. Bu da aslında bizim yeni Dijital Kimliklerimiz.
Bu kimliklerimiz bizimle ilgili pek çok bilgi veriyor kurumlara ve kuruluşlara.
Zira bizi bu şekilde takip edebiliyorlar. Hatta neleri izlediğimize dair tüm bilgileri görüp, karşımıza ilgi alanımıza uygun sayfaları, ürünleri ve reklamları getirebiliyorlar.
Bu türden bir izleme satış yapan firmalar için çok önemli, hangi kitlenin ne ihtiyacı olduğunu, nelere ilgi duyduğunu gayet güzel belirleyip sunum yapabiliyorlar.
Kısaca sosyal paylaşım sitelerinde herkesin mutlu olduğu bir hayat var gibi görünüyor. Herkes mutlu çünkü herkes hem takip ediliyor, hem başkalarını takip ediyor.
İşin bu kısmı önemli. Zira bireyin gerçek hayatta yapmaktan çekindiği, ayıplanır korkusuyla yapamadığı pek çok şeyi yapma imkanı veriyor.
Örneğin topluluk önünde konuşmaktan çekinen bir birey, Facebook hesabında herkesin gördüğü ve paylaştığı bir fotoğrafa ya da makaleye yorum yazarak bir anda binlerce kişinin önünde okunan bir birey olabiliyor ve onlarla doğrudan yüz yüze gelmediği için utanıp kaygılanmasına yol açan bir duruma düşmüyor.
Bir kurumun yetkilisiyle, bir devlet görevlisiyle ya da hayranı olduğu bir sanatçıyla yan yana gelip konuşma imkanı bulmasının çok zor olduğu bir durumda, doğrudan kendisine mesaj yazabiliyor, isteğini iletip iletişime geçebiliyor.
Bu anlamda bakıldığında son yapılan araştırmalar sosyal medyanın ve paylaşım sitelerinin olumlu yönlerinin giderek arttığını gösteriyor. Bu, aslında sosyal medyayı kullanmayı öğrenmek ve doğru kullanmakla da yakından ilgili.
Sosyal Medyaya yönelik en büyük eleştiri hesabı olan insanların kendileri gibi davranmadıkları, birçok üyenin farklı kimlikler altında paylaşım sitelerinde bulundukları ve profillerde gerçek olmayan bilgilere yer verdikleri yönünde.
Bunda şaşılacak bir şey yok. Zaten sorun bütün bilgilerinizi açık açık verirseniz ortaya çıkıyor. Nasıl ki siz tüm bilgilerinizi açıklamıyorsanız başkalarının da tamamen doğru bilgiler vermesini bekleyemezsiniz. Tabii ki olduğundan farklı görüntüler çizecek insanlar.
Bu durumu tıpkı evinizde kimse yokken kendi halinizde pijamalarınızla ya da eşofmanlarınızla oturup televizyon izlemeniz gibi düşünün.
Eğer misafiriniz gelecekse siz pijamanızla oturmazsınız. Evinizin en gözde odasını, en iyi yemek takımlarını, en güzel çay bardaklarını misafirleriniz gelince kullanırsınız. Giyiminize, saçınıza ve temizliğinize özen gösterirsiniz.
Sebebi insana özgü onay ve kabul görme ihtiyacıdır. Sosyal Medyada insanların profillerindeki abartının, en güzel, en yakışıklı, en şık, en zengin, en çok takip edilen, paylaştıkları en beğenilen insan olma arzularının ardında yatan da yine bu onay ve kabul görme ihtiyacıdır. Ne kadar çok onay ve kabul alırsanız o kadar çok tamamlandığınızı hissedersiniz.
Bu duygu sahip olduğu maddi değer ve zenginlik ne olursa olsun tüm insanlar için çok önemli bir ihtiyaçtır. O nedenle günümüzde neredeyse herkesin elinde en son çıkan telefon modellerini görüyoruz. Sahip olunan o telefon ve sosyal paylaşım sitesindeki profil bir statü göstergesi. Toplum içinde işgal ettiğiniz yerinizi ve mevkinizi gösteriyor.
Herkes ilgisi ve merakı doğrultusunda bir şeyler paylaşıyor.
Bu arada herkesin bir profili oldu. Bu da aslında bizim yeni Dijital Kimliklerimiz.
Bu kimliklerimiz bizimle ilgili pek çok bilgi veriyor kurumlara ve kuruluşlara.
Zira bizi bu şekilde takip edebiliyorlar. Hatta neleri izlediğimize dair tüm bilgileri görüp, karşımıza ilgi alanımıza uygun sayfaları, ürünleri ve reklamları getirebiliyorlar.
Bu türden bir izleme satış yapan firmalar için çok önemli, hangi kitlenin ne ihtiyacı olduğunu, nelere ilgi duyduğunu gayet güzel belirleyip sunum yapabiliyorlar.
Kısaca sosyal paylaşım sitelerinde herkesin mutlu olduğu bir hayat var gibi görünüyor. Herkes mutlu çünkü herkes hem takip ediliyor, hem başkalarını takip ediyor.
İşin bu kısmı önemli. Zira bireyin gerçek hayatta yapmaktan çekindiği, ayıplanır korkusuyla yapamadığı pek çok şeyi yapma imkanı veriyor.
Örneğin topluluk önünde konuşmaktan çekinen bir birey, Facebook hesabında herkesin gördüğü ve paylaştığı bir fotoğrafa ya da makaleye yorum yazarak bir anda binlerce kişinin önünde okunan bir birey olabiliyor ve onlarla doğrudan yüz yüze gelmediği için utanıp kaygılanmasına yol açan bir duruma düşmüyor.
Bir kurumun yetkilisiyle, bir devlet görevlisiyle ya da hayranı olduğu bir sanatçıyla yan yana gelip konuşma imkanı bulmasının çok zor olduğu bir durumda, doğrudan kendisine mesaj yazabiliyor, isteğini iletip iletişime geçebiliyor.
Bu anlamda bakıldığında son yapılan araştırmalar sosyal medyanın ve paylaşım sitelerinin olumlu yönlerinin giderek arttığını gösteriyor. Bu, aslında sosyal medyayı kullanmayı öğrenmek ve doğru kullanmakla da yakından ilgili.
Sosyal Medyaya yönelik en büyük eleştiri hesabı olan insanların kendileri gibi davranmadıkları, birçok üyenin farklı kimlikler altında paylaşım sitelerinde bulundukları ve profillerde gerçek olmayan bilgilere yer verdikleri yönünde.
Bunda şaşılacak bir şey yok. Zaten sorun bütün bilgilerinizi açık açık verirseniz ortaya çıkıyor. Nasıl ki siz tüm bilgilerinizi açıklamıyorsanız başkalarının da tamamen doğru bilgiler vermesini bekleyemezsiniz. Tabii ki olduğundan farklı görüntüler çizecek insanlar.
Bu durumu tıpkı evinizde kimse yokken kendi halinizde pijamalarınızla ya da eşofmanlarınızla oturup televizyon izlemeniz gibi düşünün.
Eğer misafiriniz gelecekse siz pijamanızla oturmazsınız. Evinizin en gözde odasını, en iyi yemek takımlarını, en güzel çay bardaklarını misafirleriniz gelince kullanırsınız. Giyiminize, saçınıza ve temizliğinize özen gösterirsiniz.
Sebebi insana özgü onay ve kabul görme ihtiyacıdır. Sosyal Medyada insanların profillerindeki abartının, en güzel, en yakışıklı, en şık, en zengin, en çok takip edilen, paylaştıkları en beğenilen insan olma arzularının ardında yatan da yine bu onay ve kabul görme ihtiyacıdır. Ne kadar çok onay ve kabul alırsanız o kadar çok tamamlandığınızı hissedersiniz.
Bu duygu sahip olduğu maddi değer ve zenginlik ne olursa olsun tüm insanlar için çok önemli bir ihtiyaçtır. O nedenle günümüzde neredeyse herkesin elinde en son çıkan telefon modellerini görüyoruz. Sahip olunan o telefon ve sosyal paylaşım sitesindeki profil bir statü göstergesi. Toplum içinde işgal ettiğiniz yerinizi ve mevkinizi gösteriyor.