Antakya şehrinin kuruluş yerinin seçiminde su kaynakları önemli rol oynamıştır. Her geçen gün şehir nüfusunun artması ve su kaynaklarının azalması şehrin su ihtiyacını karşılamak üzere başka su kaynaklarına ihtiyaç duyulmuştur.
Roma İmparatoru Trajan (98-117) yıllzarında, 9 Km mesafede bulunan Harbiye (Daphne) çağlayanlarından Antakya'ya ((Antioch) su getirmek üzere çalışmalar başlatmıştır. Güzergâh boyunca kanallar ve köprüler yapılmıştır. Bu köprülerden biriside MEMEKLİ köprüdür. (Köprü uzun yıllar kullanıldığından traverten ve sarkıtlarla kaplanmıştır. Sarkıtların meme gibi bir görüntü oluşturması nedeniyle köprüye halk tarafından “Memekli Köprü” adı verilmiştir.
Köprü ve kanalların İnşasında Yapı malzemesi olarak kaba moloz taşlar, kemerlerin de de tuğla kullanılmıştır. Her santimi harika bir sanat eseri olan bu yapılardan günümüzde en çok ilgi çekeni Memekli köprüdür. İnsanlara yüz yıllardır hizmet veren ve vermeye devam eden Memekli köprünün, yerden yüksekliği 40 metredir. Antakya’da sık sık meydana gelen depremde zarar gören köprü, 527 yıllarında Jüstianus döneminde onarımı yapılmıştır. Bu yapının büyük bir bölümünü, Bağrıyanık mahallesinde eski Antakya devlet hasta hanesi yanında görmek mümkün.
Eser; Antakya Bağrıyanık mahallesi 508 numaralı parselde bulunan Köprü, yüksek anıtlar kurulu tarafından, 15-11-1985 yılında 1558 sayılı kararla tescil edilmiştir. 508 parsrl üzeinde bulunuyor
