Şimdilerde Antakya eski otogarın satışı kamuoyunun gündemini meşgul ediyor.
Lütfü Savaş billboardlara da ilanlar vererek eski otogarı satışa çıkardığını duyuruyor. Radyolarda programlar yaparak bunun meşruluğunu savunmaya çalışıyor.
Ak Parti İl Başkanı bugün basının karşısına çıkarak bunun niçin mümkün olmadığını kamuoyuyla paylaştı.
Bildiğiniz gibi Sayın Yeloğlu Hatay Büyükşehir olmadan önce 2004-2009 yılları arasında Antakya Belediye Başkanlığı yapmış bir isim. Öncelikle konuya hiç yabancı olmadığı gibi oraların yapısına da vakıf.
Burası eski otogar, eski itfaiye, eski sanayi ve Antakya hali 107 dönümlük bir alana tekabül ediyor. Yeloğlu kendi zamanında sit alanı da olan bu bölgeyi koruma alanı içerisinde özel proje alanı olarak onaylatmış, meydanı olan, yeşil alanı olan, alışveriş merkezleri olan, sosyal donatılara sahip bir proje ile kullanıma açmayı planlamış. Ancak başkanlık ömrü buna kâfi gelmeyince halefine devretmek konumunda kalmış.
Bölge o haliyle bir çivi bile çakılmadan ve üzerinde hiçbir düşünce planlaması yapılmadan bu zamana kadar getirilmiş. Ta ki Lütfü Savaş hiçbir proje geliştirmeden satışa çıkarana kadar.
107 Dönümlük bir alanın içerisinden cımbızla çekilerek satılacak olan eski otogar yapılan özel proje alanının da canına okumaya yetiyor.
Büyük bir proje olarak yapılması planlanan yeri kadük bırakıyor ve yarınları da rehin alıyor. Zira kendisinden sonra gelecek olan başkanların da elini kolunu bağlayarak özel mülkiyet alanı oluşturuyor, bu mülkiyetin kamulaştırılmasının ne kadar zor olduğunu bilen yetkililerin hayallerini tıkıyor.
Sonuçta olan bu kentte yaşayan insanlara oluyor. Yaşam alanları hergün biraz daha daralırken, Bu kentte nefes almak gittikçe zorlaşıyor. Yanlış kararlar kentin geleceğini çalıyor. Kimlere peşkeş çekileceği bir yana halkın hak ve hukuku hiçe sayılıyor, hukuksuzluk gırla gidiyor.
Hukuksuzluk gırla gidiyor dedik zira yapılan işlemin hukuksal dayanağı da bulunmuyor. Meclisten parsel numaraları ile satış yetkisi almak yerine satış işlemleri yapma yetkisi alınarak satılacak yer gizleniyor.
Şeffaf olması gereken Belediye kendi meclisinden konuyu gizleyerek işlem yetkisini satış yetkisine çeviriyor. Karar organı olan Encümen şayet bu satışa onay verirse suç işleyeceği aşikar oluyor. Buna onay verecek encümen üyeleri ileride hesap veremez duruma gelmeleri olası görünüyor.
Diğer taraftan oraya müşteri olacaklar içinde bir başka sıkıntı gelecekte kendilerini bekliyor olacak. Zira Özel Proje alanı olan ve koruma bölgesi içerisinde bulunan bu yerle ilgili yapacakları her tasarruf Koruma kurullarına takılması olası hale geliyor. Sit alanı içerisinde bir çivi çakmanın bile getireceği cezalar alıcıların önünde heyula gibi beklemekte.
Velhasılıkelam Sayın Mehmet Yeloğlu naif bir insan. “Sayın Savaş kente satışla ihanet ediyor” demiyor, “Kendisine yanlış bilgiler veriliyor, yanlış enforme ediliyor” diyor.
Ancak ben Lütfü Savaş’ın niyetini anlıyorum. Belediye Meclisinde Ak Parti gurubu kendisi ne istediyse veriyor. Önce 70 milyon kredi yetkisi istedi verdiler, Belediyeye kadro tahsisi istedi verdiler, arkasından 100 milyon kredi yetkisi daha istedi onu da verdiler.
Yani yapamadıkları ve yapmadıkları hiçbir şey için Lütfü Savaş’a mazeret bırakmadılar. Ancak aldığı Expo fuarı var ve üç yıl geçmesine rağmen bununla ilgili hiçbir hazırlığı henüz yok. Bunu beceremeyeceği çok açık görünüyor. Önümüzde kalan bir yıl içerisinde bunu yetiştirmesi imkânsız.
Şimdi hızla bu olumsuzluğa çare ve mazeret bulması gerekiyor.
Onun için olmayacak dualar yapmaya çalışıyor, olmayacak işlere âmin diyor. Eski otogar satışının hukuksuz olduğunu ve bunun olması halinde er geç mahkemeden döneceğini biliyor. Fakat elinde bir mazeret oluşturmak için böyle bir işe girişiyor.
Lütfü Savaş bunu hep yapıyor
Lütfü Savaş billboardlara da ilanlar vererek eski otogarı satışa çıkardığını duyuruyor. Radyolarda programlar yaparak bunun meşruluğunu savunmaya çalışıyor.
Ak Parti İl Başkanı bugün basının karşısına çıkarak bunun niçin mümkün olmadığını kamuoyuyla paylaştı.
Bildiğiniz gibi Sayın Yeloğlu Hatay Büyükşehir olmadan önce 2004-2009 yılları arasında Antakya Belediye Başkanlığı yapmış bir isim. Öncelikle konuya hiç yabancı olmadığı gibi oraların yapısına da vakıf.
Burası eski otogar, eski itfaiye, eski sanayi ve Antakya hali 107 dönümlük bir alana tekabül ediyor. Yeloğlu kendi zamanında sit alanı da olan bu bölgeyi koruma alanı içerisinde özel proje alanı olarak onaylatmış, meydanı olan, yeşil alanı olan, alışveriş merkezleri olan, sosyal donatılara sahip bir proje ile kullanıma açmayı planlamış. Ancak başkanlık ömrü buna kâfi gelmeyince halefine devretmek konumunda kalmış.
Bölge o haliyle bir çivi bile çakılmadan ve üzerinde hiçbir düşünce planlaması yapılmadan bu zamana kadar getirilmiş. Ta ki Lütfü Savaş hiçbir proje geliştirmeden satışa çıkarana kadar.
107 Dönümlük bir alanın içerisinden cımbızla çekilerek satılacak olan eski otogar yapılan özel proje alanının da canına okumaya yetiyor.
Büyük bir proje olarak yapılması planlanan yeri kadük bırakıyor ve yarınları da rehin alıyor. Zira kendisinden sonra gelecek olan başkanların da elini kolunu bağlayarak özel mülkiyet alanı oluşturuyor, bu mülkiyetin kamulaştırılmasının ne kadar zor olduğunu bilen yetkililerin hayallerini tıkıyor.
Sonuçta olan bu kentte yaşayan insanlara oluyor. Yaşam alanları hergün biraz daha daralırken, Bu kentte nefes almak gittikçe zorlaşıyor. Yanlış kararlar kentin geleceğini çalıyor. Kimlere peşkeş çekileceği bir yana halkın hak ve hukuku hiçe sayılıyor, hukuksuzluk gırla gidiyor.
Hukuksuzluk gırla gidiyor dedik zira yapılan işlemin hukuksal dayanağı da bulunmuyor. Meclisten parsel numaraları ile satış yetkisi almak yerine satış işlemleri yapma yetkisi alınarak satılacak yer gizleniyor.
Şeffaf olması gereken Belediye kendi meclisinden konuyu gizleyerek işlem yetkisini satış yetkisine çeviriyor. Karar organı olan Encümen şayet bu satışa onay verirse suç işleyeceği aşikar oluyor. Buna onay verecek encümen üyeleri ileride hesap veremez duruma gelmeleri olası görünüyor.
Diğer taraftan oraya müşteri olacaklar içinde bir başka sıkıntı gelecekte kendilerini bekliyor olacak. Zira Özel Proje alanı olan ve koruma bölgesi içerisinde bulunan bu yerle ilgili yapacakları her tasarruf Koruma kurullarına takılması olası hale geliyor. Sit alanı içerisinde bir çivi çakmanın bile getireceği cezalar alıcıların önünde heyula gibi beklemekte.
Velhasılıkelam Sayın Mehmet Yeloğlu naif bir insan. “Sayın Savaş kente satışla ihanet ediyor” demiyor, “Kendisine yanlış bilgiler veriliyor, yanlış enforme ediliyor” diyor.
Ancak ben Lütfü Savaş’ın niyetini anlıyorum. Belediye Meclisinde Ak Parti gurubu kendisi ne istediyse veriyor. Önce 70 milyon kredi yetkisi istedi verdiler, Belediyeye kadro tahsisi istedi verdiler, arkasından 100 milyon kredi yetkisi daha istedi onu da verdiler.
Yani yapamadıkları ve yapmadıkları hiçbir şey için Lütfü Savaş’a mazeret bırakmadılar. Ancak aldığı Expo fuarı var ve üç yıl geçmesine rağmen bununla ilgili hiçbir hazırlığı henüz yok. Bunu beceremeyeceği çok açık görünüyor. Önümüzde kalan bir yıl içerisinde bunu yetiştirmesi imkânsız.
Şimdi hızla bu olumsuzluğa çare ve mazeret bulması gerekiyor.
Onun için olmayacak dualar yapmaya çalışıyor, olmayacak işlere âmin diyor. Eski otogar satışının hukuksuz olduğunu ve bunun olması halinde er geç mahkemeden döneceğini biliyor. Fakat elinde bir mazeret oluşturmak için böyle bir işe girişiyor.
Lütfü Savaş bunu hep yapıyor
