Hatay Barosu Kadın Hakları Komisyonu, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kadınların yüzyıllardır süren eşitlik ve özgürlük mücadelesine vurgu yaptı.
Açıklamada, 8 Mart 1857'de New York’ta tekstil işçisi kadınların "eşit işe eşit ücret" talebiyle başlattığı grev hatırlatılarak, işçilerin insanlık dışı çalışma koşullarını protesto etmek için bir araya geldiği ancak fabrikaya konan barikatlar nedeniyle çıkan yangında 129 kadının hayatını kaybettiği ifade edildi.
Komisyon, kadın mücadelesinin tarihsel sürecine değinerek, 1910 yılında Sosyalist Enternasyonal’de Clara Zetkin'in önerisiyle 8 Mart’ın kadın günü olarak anılmaya başlandığını, 1975’te ise Birleşmiş Milletler tarafından resmi olarak Dünya Kadınlar Günü ilan edildiğini hatırlattı. Ancak, geçen yüzyıllara rağmen kadın emeği, bedeni ve kimliğine yönelik saldırıların ve şiddetin halen devam ettiği vurgulandı.
KADIN HAKLARINA YÖNELİK TEHDİTLER ARTIYOR
Komisyon açıklamasında, küresel krizlerin etkisiyle kadın emeğinin daha fazla sömürüldüğünü, şiddet, cinsiyet temelli cinayetler ve çalışma yaşamındaki güvencesizlik politikalarının kadınların en temel insan haklarını tehdit ettiğini belirtti. Ayrıca, medeni kanunda yapılmak istenen değişiklikler, nafaka hakkına yönelik saldırılar ve çocuk yaşta evliliklerin teşvik edilmesi gibi uygulamaların kadın özgürlüğünü kısıtladığına dikkat çekildi.
2025'TE 'AİLE DEĞİL, KADINIZ' DİYEREK HAKLARIMIZA SAHİP ÇIKACAĞIZ
Hatay Barosu Kadın Hakları Komisyonu, 2025 yılının "Aile Yılı" olarak ilan edilmesine karşı, kadınların bireysel ve ekonomik özgürlüklerini koruyacaklarını, çalışma hayatındaki haklarından, bedenlerinden ve kimliklerinden asla vazgeçmeyeceklerini ifade etti. Açıklamada, "Demokrasi, laiklik ve hukuk devletini imha etmek isteyenlere inat hukuk mücadelesi vermeye devam edeceğiz" denildi.
(Haber Merkezi)
ABDULVAHİT GÜRASLAN