Ülkemizin en güneyinde yer alan Hatay ilinin merkez ilçesi ANTAKYA, 13 medeniyete ev sahipliği yapmış, bağrında üç semavi dine mensup insanları barındıran çok önemli bir şehirdir. (Çan-Ezan Hazan şeklinde özetlenebiliniz)Antakya yöresini çekici kılan ve tarihi boyunca göçlere açık olmasını sağlayan, yaşamı kolaylaştıran iklim koşulları ve verimli topraklarının yanı sıra, ticaret ve haç yolu üzerinde bulunması, çeşitli devletlerin iştahını kabartmıştır. Bunun içinde Antakya’ya birçok devlet arasında el değiştirip durmuştur. Gelen her devlet, yeni vatan etikleri bu topraklar üzerine, eski vatanlarından bir şeyler katmış kendi yaşam biçimlerine göre de adlandırmışlardır.
Çeşitli tarihlerde meydana gelen zelzeleler yerle bir olan Antakya her deprem sonrası yeniden imar edilmiştir.528 yılında meydana gelen zelzeleden Roma Halkı Allahlın gazabından kurtulmak için şehrin adını merasimle değiştirdi ve Antakya’ya (TEOPOLİS) tanrının şehri adını taktılar.
Müslümanların Anadolu’da ilk fethettikleri yer olan Antakya öyle bir şehir ki, hem Kur’an-ı Kerim’de hem de İncil’de adı geçen müstesna bir şehirdir. Antakya’da yaşayan insanlar farklı etnik kökenden ve farklı dinlerden olmalarına, farklı dilleri konuşmalarına karşın, aynı toprak parçasında ortak bir yaşam biçimini paylaşmayı başarmıştır. Habib-i Neccar Camii hoşgörünün, kardeşliğin merkezi ve Antakya ile özdeşleşmiş şehrin gözbebeğidir.
Habib zalimler tarafından hunharca şehit edilip can çekişirken ona cennet gösterildi ve cennetle mükâfatlandırıldı. O hala kendisini katledenler için ” Ne güzel, Keşke kavmim Rabbimin beni nasıl mağfiret etiğini ve ikram olunanlardan kıldığını bilmiş olsaydı” diye kavmine karşı hoşgörüsünü sürdürmeye devam etmiştir.
Geçmişte olduğu gibi bugün de farklı dinlere ve inanışlara mensup insanlar birlikte yaşamaktadırlar. Habib Neccar’ın adını taşıyan cami içinde mezarları bulunan Habib Neccar ile İsa Peygamberin gönderdiği Yahya (Yuhanna)ve Yunus (Pavlos) adlı elçiler nedeniyle Habib Neccar camisi bu gün adeta dinler arası hoşgörünün ve dayanışmanın bir simgesi, bir teminatı olarak Antakya da durmaktadır. Antakya’daki bu güzel dayanışma, kaynaşma ve hoşgörünün temeli Habib Neccar’a dayanır. Bunun içinde Antakya UNESCO tarafından barış ve hoşgörü kenti ilen edilmiştir. Müslümanların ilk fethettikleri yer olan Antakya olmuştur. Diğer İslam fetihlerinde, Ebu Ubeyd’e Bin Cerrah anahtar rol oynamıştır. Onun İslam Dünyası ve Antakya için önemi şu şekilde anlatılmaktadır;
Peygamberimiz tarafından” Ümmetimin Emini olarak lakaplandırılan Ebu Ubeyd’e Bin Cerrah’ın eliyle gönlünü İslam’a açan Antakya uzun yıllar ve hala Mü Müslümanların serhat boyu olarak görevini yapmış, diğer İslam beldelerinin emniyetini sağlayarak fatihinin unvanına layık olmuştur.
Antakya kısacası Serhatların anası ve son noktasıdır.
Çeşitli tarihlerde meydana gelen zelzeleler yerle bir olan Antakya her deprem sonrası yeniden imar edilmiştir.528 yılında meydana gelen zelzeleden Roma Halkı Allahlın gazabından kurtulmak için şehrin adını merasimle değiştirdi ve Antakya’ya (TEOPOLİS) tanrının şehri adını taktılar.
Müslümanların Anadolu’da ilk fethettikleri yer olan Antakya öyle bir şehir ki, hem Kur’an-ı Kerim’de hem de İncil’de adı geçen müstesna bir şehirdir. Antakya’da yaşayan insanlar farklı etnik kökenden ve farklı dinlerden olmalarına, farklı dilleri konuşmalarına karşın, aynı toprak parçasında ortak bir yaşam biçimini paylaşmayı başarmıştır. Habib-i Neccar Camii hoşgörünün, kardeşliğin merkezi ve Antakya ile özdeşleşmiş şehrin gözbebeğidir.
Habib zalimler tarafından hunharca şehit edilip can çekişirken ona cennet gösterildi ve cennetle mükâfatlandırıldı. O hala kendisini katledenler için ” Ne güzel, Keşke kavmim Rabbimin beni nasıl mağfiret etiğini ve ikram olunanlardan kıldığını bilmiş olsaydı” diye kavmine karşı hoşgörüsünü sürdürmeye devam etmiştir.
Geçmişte olduğu gibi bugün de farklı dinlere ve inanışlara mensup insanlar birlikte yaşamaktadırlar. Habib Neccar’ın adını taşıyan cami içinde mezarları bulunan Habib Neccar ile İsa Peygamberin gönderdiği Yahya (Yuhanna)ve Yunus (Pavlos) adlı elçiler nedeniyle Habib Neccar camisi bu gün adeta dinler arası hoşgörünün ve dayanışmanın bir simgesi, bir teminatı olarak Antakya da durmaktadır. Antakya’daki bu güzel dayanışma, kaynaşma ve hoşgörünün temeli Habib Neccar’a dayanır. Bunun içinde Antakya UNESCO tarafından barış ve hoşgörü kenti ilen edilmiştir. Müslümanların ilk fethettikleri yer olan Antakya olmuştur. Diğer İslam fetihlerinde, Ebu Ubeyd’e Bin Cerrah anahtar rol oynamıştır. Onun İslam Dünyası ve Antakya için önemi şu şekilde anlatılmaktadır;
Peygamberimiz tarafından” Ümmetimin Emini olarak lakaplandırılan Ebu Ubeyd’e Bin Cerrah’ın eliyle gönlünü İslam’a açan Antakya uzun yıllar ve hala Mü Müslümanların serhat boyu olarak görevini yapmış, diğer İslam beldelerinin emniyetini sağlayarak fatihinin unvanına layık olmuştur.
Antakya kısacası Serhatların anası ve son noktasıdır.