Türkiye’de milyonlarca çalışanı ilgilendiren asgari ücret belirleme süreci yaklaşırken, SGK Başuzmanı İsa Karakaş’ın yaptığı yeni değerlendirme, ekonomik beklentileri ve mevcut tabloyu daha görünür hale getirdi. Karakaş’ın açıklamasına göre, 2026 yılı için belirlenecek yeni asgari ücretin seviyesi, Türk-İş’in açıkladığı 36.984 TL’lik açlık sınırının altında kalacak. Mevcut ücret ile temel yaşama maliyeti arasındaki farkın 14.880 TL seviyesine ulaşması ise, gelir-gider makasının her ay daha da açıldığını ortaya koyuyor.
Karakaş, değerlendirmesini yalnızca açlık sınırı verileriyle sınırlamadı. Ekonomik göstergelere ve beklenti raporlarına da işaret eden uzman, yıl sonu TÜFE beklentisinin %31 ila %33 aralığında seyrettiğini, bu nedenle ücret artışının ne kadar yüksek olursa olsun gerçek maliyet baskısını karşılamasının güçleştiğini ifade etti. Karakaş’a göre asgari ücretin belirlenme süreci ekonomik parametrelerin gölgesinde yürürken, işçinin satın alma gücü artmak bir yana reel anlamda gerilemeye devam ediyor.
Asgari ücret tespit komisyonunun yapısına da değinen Karakaş, sistemin üçlü yapısıyla (işçi-işveren-kamu) işlediğini, fakat bu mekanizmada asgari ücretliyi doğrudan temsil eden bir üye bulunmadığını hatırlattı. Buna rağmen, komisyon yapısı değiştirilse bile ülkedeki ekonomik gerçeklik nedeniyle sonuçların köklü biçimde değişmesinin zor olduğunu dile getirdi. Karakaş’a göre masada hangi model uygulanırsa uygulansın ücret belirlemede ana çerçeveyi belirleyen unsur, enflasyonun yönü ve ekonomik dayanıklılık sınırları oluyor.
Uzmanların genel değerlendirmesi, 2026 yılı asgari ücret görüşmelerinin, önceki yıllara kıyasla daha yoğun tartışmalar eşliğinde geçeceği yönünde. Çünkü hem açıklanan maliyet tablosu hem de kamuoyundaki beklenti dalgası, ücretin yalnızca bir rakam değil, doğrudan milyonlarca hanenin yaşam standardını belirleyen temel bir sosyoekonomik gösterge haline geldiğini ortaya koyuyor. Karakaş’ın “tablo net” diyerek özetlediği ekonomik görünüm, yaklaşan görüşmelerin siyasi, ekonomik ve sosyal boyutlarıyla her zamankinden daha dikkatle takip edileceğini gösteriyor.
Yeni ücretin nasıl belirleneceği, enflasyonla mücadele hedefleriyle nasıl dengeleneceği ve çalışma yaşamındaki etkilerinin ne olacağı ise önümüzdeki haftalarda kamuoyunun en yakından izleyeceği başlıklar arasında yer almaya devam edecek.
ABDULVAHİT GÜRASLAN













