CHP Hatay Milletvekili Serkan Topal, bir grup milletvekiliyle birlikte Meclis Başkanlığı’na ilettiği önergede, asgari ücretin yeniden belirlenmesinin önemine vurgu yaptı.
Asgari ücret tespit komisyonu tarafından 2018 yılı asgari ücretin, bekar ve çocuksuz bir işçi için 152.18 TL, asgari geçim indirimi de dahil 1.603 TL olarak açıklandığını hatırlatan Milletvekili Topal, önergede şunlara yer verdi: “Anayasanın 55’nci maddesine göre ‘Asgari ücretin tespitinde çalışanların geçim şartları ve ülkenin ekonomik durumu da göz önünde bulundurulur.’ Asgari ücret yönetmeliğince asgari ücretin belirlenmesinde, ülkenin içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik durumu ile fiilen ödenmekte olan ücretlerin genel durumu, geçim şartlarının göz önünde bulundurulacağı ifade edilmektedir.
Asgari ücret eridi
6 milyon çalışanı doğrudan, 7 milyon çalışanı dolaylı olarak ilgilendiren ve açlık sınırının altında açıklanan bu ücret ile milyonlarca işçinin ve ailelerinin geçinmesini beklemek bir hayalden ibarettir. Asgari ücrete yapılan zam adeta bir sadaka gibidir. Belirlenen bu ücret ile anayasa ve Asgari ücret yönetmeliğince belirlenen kriterlerin gözetilmediği işçilerin geçim koşulları ve ülkenin gerçek ekonomik durumunun göz önüne alınmadığı ortaya çıkmıştır. Yeni yıl ile halkımız zam yağmuru ile karşılaşmış, iğneden ipliğe her şeye büyük oranda zam gelmiştir. Halkın gerçek enflasyonu yüzde 25’tir. Yıllar içinde asgari ücret, enflasyon ve döviz kurlarındaki artış karşısında reel olarak düşmüştür. Ocak 201’da 3.21 olan euro üzerinden 1300 TL’lik asgari ücret 403 euro iken, Ocak 2018’de 4.55 olan Euro üzerinden 1.603 TL’lik asgari ücret 352 euro olmuştur. Yani asgari ücret bir yandan enflasyon karşısında erirken, TL’nin de döviz karşısında erimesi nedeniyle, 2016 yılına göre asgari ücret, döviz bazında 51 euro düşmüştür.
Bunun yanında asgari ücret, İrlanda’da 1.563 euro 7.100 lira, Malta’da 736 euro 3.348 lira, Yunanistan’da 684 euro 3.111 lira, Almanya’da 1.498 euro 6.814 lira, Estonya’da 470 euro 2.138 lira, Slovenya’da 805 euro 3.661 lira iken Türkiye’de ise 351 euro yani 1.603 liradır. TÜİK verilerine göre 2017 yılı Kasım ayında ağır bir işte çalışan çocuksuz bir içinin açlık sınır 1.989,20 TL’dir. 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı ise 5.238,32 TL’dir. 2017 yılı üçüncü çeyreğinde ülkemizin yüzde 11 oranında büyüdüğü ifade edilirken, milyonlarca işçinin açlık sınırının altında bir ücrete mahkum etmek büyük bir çelişkinin göstergesidir. Açıklanan büyüme oranı gerçek bir büyüme ise, bunda en yüksek payı olan işçilerdir. O halde bu büyümenin gerçek sahiplerinin, büyümeden pay almaması açıklanabilir bir durum değildir. Asgari ücretle geçinmek zorunda olan milyonlarca çalışanın tüm ihtiyacını bu ücretle karşılamasını, üstüne de fedakarlık yapmasını beklemek işçinin aklıyla alay etmektir. Bekar ve çocuksuz bir işçi için açlık sınırının altında ücret belirlenirken, bu ücretle evli, iki çocuklu bir ailenin geçinmesi ihtimali yoktur.”
Yeni bir ücret belirlenmeli
Vergilendirmede ve gelir dağılımında adalet sağlanmadığı, gerçek enflasyon oranı düşürülmediği sürece işçilerin yaşam koşullarının iyileşmesinin mümkün olmayacağının belirtildiği önergenin sonunda şunlara yer verildi: “Açıklanan nedenlerle, asgari ücret tespit komisyonunun, Anayasa ve Asgari Ücret Yönetmeliğinde belirlenen kriterlere uygun davranıp davranmadığının araştırılması, açıklanan asgari ücret ile geçinebilmenin mümkün olup olmadığının belirlenmesi ve diğer ülkelerdeki asgari ücretlerin araştırılarak, ülkemizdeki asgari ücretin belirlenmesinde yanlışların tespit edilerek, yeni bir asgari ücret politikasının geliştirilmesi için alınacak önlemlerin belirlenebilmesi amacıyla meclis araştırması açılmalı.” dedi.
(Haber Merkezi)
Asgari ücret tespit komisyonu tarafından 2018 yılı asgari ücretin, bekar ve çocuksuz bir işçi için 152.18 TL, asgari geçim indirimi de dahil 1.603 TL olarak açıklandığını hatırlatan Milletvekili Topal, önergede şunlara yer verdi: “Anayasanın 55’nci maddesine göre ‘Asgari ücretin tespitinde çalışanların geçim şartları ve ülkenin ekonomik durumu da göz önünde bulundurulur.’ Asgari ücret yönetmeliğince asgari ücretin belirlenmesinde, ülkenin içinde bulunduğu sosyal ve ekonomik durumu ile fiilen ödenmekte olan ücretlerin genel durumu, geçim şartlarının göz önünde bulundurulacağı ifade edilmektedir.
Asgari ücret eridi
6 milyon çalışanı doğrudan, 7 milyon çalışanı dolaylı olarak ilgilendiren ve açlık sınırının altında açıklanan bu ücret ile milyonlarca işçinin ve ailelerinin geçinmesini beklemek bir hayalden ibarettir. Asgari ücrete yapılan zam adeta bir sadaka gibidir. Belirlenen bu ücret ile anayasa ve Asgari ücret yönetmeliğince belirlenen kriterlerin gözetilmediği işçilerin geçim koşulları ve ülkenin gerçek ekonomik durumunun göz önüne alınmadığı ortaya çıkmıştır. Yeni yıl ile halkımız zam yağmuru ile karşılaşmış, iğneden ipliğe her şeye büyük oranda zam gelmiştir. Halkın gerçek enflasyonu yüzde 25’tir. Yıllar içinde asgari ücret, enflasyon ve döviz kurlarındaki artış karşısında reel olarak düşmüştür. Ocak 201’da 3.21 olan euro üzerinden 1300 TL’lik asgari ücret 403 euro iken, Ocak 2018’de 4.55 olan Euro üzerinden 1.603 TL’lik asgari ücret 352 euro olmuştur. Yani asgari ücret bir yandan enflasyon karşısında erirken, TL’nin de döviz karşısında erimesi nedeniyle, 2016 yılına göre asgari ücret, döviz bazında 51 euro düşmüştür.
Bunun yanında asgari ücret, İrlanda’da 1.563 euro 7.100 lira, Malta’da 736 euro 3.348 lira, Yunanistan’da 684 euro 3.111 lira, Almanya’da 1.498 euro 6.814 lira, Estonya’da 470 euro 2.138 lira, Slovenya’da 805 euro 3.661 lira iken Türkiye’de ise 351 euro yani 1.603 liradır. TÜİK verilerine göre 2017 yılı Kasım ayında ağır bir işte çalışan çocuksuz bir içinin açlık sınır 1.989,20 TL’dir. 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı ise 5.238,32 TL’dir. 2017 yılı üçüncü çeyreğinde ülkemizin yüzde 11 oranında büyüdüğü ifade edilirken, milyonlarca işçinin açlık sınırının altında bir ücrete mahkum etmek büyük bir çelişkinin göstergesidir. Açıklanan büyüme oranı gerçek bir büyüme ise, bunda en yüksek payı olan işçilerdir. O halde bu büyümenin gerçek sahiplerinin, büyümeden pay almaması açıklanabilir bir durum değildir. Asgari ücretle geçinmek zorunda olan milyonlarca çalışanın tüm ihtiyacını bu ücretle karşılamasını, üstüne de fedakarlık yapmasını beklemek işçinin aklıyla alay etmektir. Bekar ve çocuksuz bir işçi için açlık sınırının altında ücret belirlenirken, bu ücretle evli, iki çocuklu bir ailenin geçinmesi ihtimali yoktur.”
Yeni bir ücret belirlenmeli
Vergilendirmede ve gelir dağılımında adalet sağlanmadığı, gerçek enflasyon oranı düşürülmediği sürece işçilerin yaşam koşullarının iyileşmesinin mümkün olmayacağının belirtildiği önergenin sonunda şunlara yer verildi: “Açıklanan nedenlerle, asgari ücret tespit komisyonunun, Anayasa ve Asgari Ücret Yönetmeliğinde belirlenen kriterlere uygun davranıp davranmadığının araştırılması, açıklanan asgari ücret ile geçinebilmenin mümkün olup olmadığının belirlenmesi ve diğer ülkelerdeki asgari ücretlerin araştırılarak, ülkemizdeki asgari ücretin belirlenmesinde yanlışların tespit edilerek, yeni bir asgari ücret politikasının geliştirilmesi için alınacak önlemlerin belirlenebilmesi amacıyla meclis araştırması açılmalı.” dedi.
(Haber Merkezi)
