Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanı Ömer Solğun, TÜİK’in açıkladığı Haziran ayı enflasyon verilerinin ardından kamu çalışanları ve emeklilerin durumuna ilişkin açıklamalarda bulundu.
Solğun, 2025 yılının ilk altı ayında gerçekleşen kümülatif enflasyonun %16,67 seviyesine ulaşmasına rağmen, memur ve emeklilere yapılan maaş artışlarının bu artışın çok gerisinde kaldığını belirtti.
MAAŞLAR ENFLASYON KARŞISINDA ERİYOR
Solğun’un açıklamalarına göre, Ocak ayında memur ve emekli maaşlarına yalnızca %6 oranında zam yapılmıştı. Ancak altı aylık enflasyonun %16,67 olarak gerçekleşmesi, bu zammın yeterli olmadığını ve memur maaşlarının reel olarak %10,67 oranında eridiğini ortaya koyuyor.
TEMMUZ ZAMMI BEKLENENİ KARŞILAMIYOR
Mevcut yasal düzenlemelere göre, kamu çalışanlarının maaşlarına enflasyon farkı ekleniyor ve bu farkın üzerine toplu sözleşmeden doğan zam oranı uygulanıyor. Temmuz 2025 itibarıyla memur maaşlarına yaklaşık %10,06 oranında enflasyon farkı ve %5 oranında toplu sözleşme zammı yansıtılacak. Böylece toplamda %15,56'lık bir artış öngörülüyor. Ancak Solğun, bu artışın büyük bir kısmının sadece önceki 6 aylık kaybın telafisi olduğunu, %5’lik ikinci yarı zammın ise mevcut ekonomik gerçeklerle bağdaşmadığını ifade etti.
ALIM GÜCÜ HIZLA DÜŞÜYOR
Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanı, açıklamasında memurların alım gücünün giderek azaldığını vurguladı. Bugün itibarıyla en düşük memur maaşı net 41.600 TL, ortalama memur maaşı ise yaklaşık 49.800 TL seviyesinde. Temmuz zammıyla bu maaşlar sırasıyla yaklaşık 6.660 TL ve 7.970 TL artacak.
Ancak kira, ulaşım, gıda ve enerji gibi temel harcamalardaki artışlar düşünüldüğünde, bu maaş artışları çalışanların geçim derdine çözüm olmaktan uzak kalıyor. Solğun’a göre, maaş zamları fiyat artışlarının gerisinde kaldığı sürece, çalışanlar her altı ayda bir yeniden alım gücü kaybı yaşıyor.
“REFAH PAYI” TALEBİ GÜNDEMDE
Bu tablo karşısında Türkiye Kamu-Sen, kamu çalışanlarının ve emeklilerin yaşam standartlarının korunması adına "refah payı" uygulamasının zorunlu hale gelmesini talep ediyor. Solğun, “Maaşlara yapılacak ek zam kaçınılmaz hale gelmiştir. Hükümetin bu konuda bir an önce adım atması gerekiyor” dedi. Ayrıca, bu yıl yapılacak olan 8. Dönem Toplu Sözleşme Görüşmeleri’nin sadece maaş zamlarını değil, aynı zamanda memur ve emeklilerin refahını koruyacak yapısal düzenlemeleri de içermesi gerektiğini vurguladı. Solğun, Türkiye Kamu-Sen olarak bu görüşmelerde kamu çalışanlarının sesi olacaklarını ifade etti.
KALICI ÇÖZÜM ÖNERİSİ: ENFLASYON FARKI AYLIK OLARAK YANSITILSIN
Solğun, maaşlardaki gerçek değer kaybının önüne geçilmesi için mevcut sistemin değiştirilmesi gerektiğini savundu. Enflasyon farkının altı ayda bir değil, her ay maaşlara yansıtılması gerektiğini ifade eden Solğun, refah payının da kalıcı olarak mevzuata eklenmesini önerdi. Ayrıca, maaş artışlarının piyasa gerçekleriyle uyumlu şekilde belirlenmesinin zorunluluğuna dikkat çekti.
SONUÇ: EKONOMİK GERÇEKLERLE UYUMLU POLİTİKALAR ŞART
“Memur ve emekli maaşlarında yapılan düzenlemeler, mevcut enflasyonist ortamda alım gücünü korumaktan uzak kalmaktadır” diyen Solğun, yıl ortasında yapılan zamların yalnızca geçici bir rahatlama sunduğunu, kalıcı çözüm için ise yapısal adımların şart olduğunu dile getirdi. Türkiye Kamu-Sen’in bu mücadelede kamu çalışanlarının yanında olduğunu vurgulayan Solğun, tüm paydaşları adil ve sosyal diyalog temelinde çözüm üretmeye çağırdı.
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN
