Sınırları olmayan ülkedir yüreğim

değişken kimliklerde yaşarım sevdaları
duygularım firari, aşklarım göçebe...
bedevi hasretimle
vuslatım seraptır benim...

timsah gözyaşlarını tanımam ben
tufan taneleriyle dökülür gözyaşlarım
dağlar çatlar, bulutlar kıskanır.
Kimi zaman!
Retinam kırmızı nehirlerde batar
Üşür düşlerim kirpiklerimdeki limanda
Mavi yelkenleriyle
Gelir yanaşır ense köküme ılık rüzgarlar
Zifir bilinmeze heyhat çekerim
Ay’ın gizemine bürünür
Turuncu seherlere yaslanır titrek dudağım

Yüreğimdeki kalıba, sevda böyle dökülmüştür benim...

Gözlerim uçurum çiçeği
Uzak bir menzilde
Kimsesiz bir bavuldur telaşım...
Onuncu rengidir hayallerim gökkuşağının

Parlak yıldızların, kalabalık coşkusunu
Asarım saçlarıma
Bir papatyanın sarı tılsımına
Arının bal özlemiyle koşarım
Ne içimde ne dışımda
Ne de bıçaklanmış yanımda
Sevdam çiçeklerdedir benim...

Göçebeliğim, bundandır...
Polenlerle çiftleştir tenim...

Bir gülüşe çakılsın bedenim
Varsın! Kelepçelensin yüreğim
Varsın! Bıçaklasın kelimeler

Yeter ki;
Gözlerinde köz olayım
Sözü, özü doğru sevdaların
Uçurtmasına asılıdır yüreğim

Firariliğim, bundandır benim...