Günümüzde sindirim problemleri, kalp-damar hastalıkları ve özellikle hormon dengesine bağlı yaşanan sağlık şikâyetlerinin artması, vatandaşları doğal ve destekleyici besin arayışına yönlendirirken uzmanların dikkat çektiği ürünlerin başında keten tohumu geliyor. Beslenme otoriteleri, son dönemlerde popülerliği hızla yükselen keten tohumunun yalnızca bir bitkisel takviye olmadığını; sindirim sisteminden kalp sağlığına, kolesterol dengesinden kadınlarda hormon metabolizmasına kadar geniş bir alanda etkili doğal bir destek kaynağı olduğunu vurguluyor. İçeriğinde yüksek oranda Omega-3 yağ asitleri, bağırsak işleyişini düzenleyen zengin lif yapısı ve “lignan” adı verilen bitkisel bileşikler bulunan keten tohumu, bu özellikleriyle hem sindirimi kolaylaştıran hem de damar sağlığını koruyan çok yönlü bir besin olarak öne çıkıyor.
Uzmanlara göre özellikle kronik kabızlık yaşayan bireylerde düzenli olarak öğütülmüş keten tohumu tüketimi bağırsak hareketlerini belirgin şekilde artırırken, kadınlarda hormon dengesizliğine bağlı yaşanan bazı şikâyetlerin hafiflemesine de katkı sağlayabiliyor. Bununla birlikte beslenme uzmanları, sağlığa faydalı her ürün gibi keten tohumunun da ölçüsüz kullanımında beklenmeyen sonuçlara yol açabileceğini belirtiyor. Aşırı tüketimin ishal, mide hassasiyeti ve ani sindirim değişiklikleri gibi olumsuz etkilere neden olabileceğini hatırlatan uzmanlar, günlük tüketim miktarının kontrollü tutulması gerektiğinin altını çiziyor. Sağlık profesyonelleri ayrıca, keten tohumunun beslenme planına eklenmeden önce bireyin mevcut sağlık durumunun, kullandığı ilaçların ve kronik hastalıklarının dikkate alınması gerektiğine işaret ederek, “her doğal ürün herkes için aynı etkiyi yaratmayabilir” uyarısında bulunuyor. Tüm bu değerlendirmeler ışığında keten tohumu, doğru miktarda ve düzenli tüketildiğinde vücuda çok yönlü destek sağlayan bir besin olarak önem kazanırken, bilinçsiz kullanımda istenmeyen sonuçlara yol açabilecek bir ürün olarak dikkat çekiyor.
ABDULVAHİT GÜRASLAN















