Yerinde ve dozunda yapılmış barışçıl bir mizahın hemen herkesin hoşuna gittiğini belirten uzmanlar, araştırmaların mizah anlayışı kuvvetli olan bireylerin stresle daha iyi başa çıktıklarını, başkalarıyla daha iyi anlaştıklarını ve daha iyi zihinsel ve hatta fiziksel sağlığa sahip olduklarını gösterdiğine dikkat çekiyor. Uzmanlar, “Mizah, kişinin kendi olumsuz duygularını düzenlediği gibi, çevresi üzerinde de olumlu tesir gösterir. Çevresini neşelendirebilmek, onları psikolojik olarak iyi hissettirebilmek, mizahı kullanan kişiye psikolojik sağlamlık verir” diyor.
1 Nisan Dünya Mizah ve Şaka Günü, her yılın 1 Nisan günü kutlanıyor. Genelde şaka gününde insanların birbirine şaka yapması gelenek haline gelmiştir.
Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, 1 Nisan Mizah Günü’ne ilişkin yaptığı açıklamada mizah ile psikoloji ilişkisini değerlendirdi.
Komik yönlere odaklanmak, hayatla barışık olmayı sağlıyor
Mizah ve şakanın yaşamdaki yerine ve önemine işaret eden Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, “İçinde bulunduğu zor durumun ve hayatın komik yönlerine odaklanabilmek, kendisi ile ve hayatla barışık olmayı sağlar. Olumlu mizah yapabilme becerisi, kişinin kendisi için ve çevresi için önemli bir katkıdır. Evrensel olarak komik kabul edilebilecek şeyler hakkında şakalar, ilişkileri kolaylaştırmak için birebirdir. Kendinize ve hayatın saçmalıklarına gülebilmek, stres veya zorluklarla başa çıkabilmek için etkili bir araçtır. Ancak çevresine ya da kişinin kendisine karşı saldırgan olan mizah ise yıkıcıdır, ilişkileri – özgüveni yıpratır.” diye konuştu.
Kuvvetli mizah anlayışı stresle başa çıkmada etkili
“Freud, mizahı, kaygıyı zevke dönüştürebilen savunma mekanizmalarının en yükseği olduğunu vurgulamıştır.” diyen Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, “Yerinde ve dozunda yapılmış barışçıl bir mizah hemen herkesin hoşuna gider. Araştırmalar mizah anlayışı kuvvetli olan bireylerin stresle daha iyi başa çıktıklarını, başkalarıyla daha iyi anlaştıklarını ve daha iyi zihinsel ve hatta fiziksel sağlığa sahip olduklarını göstermektedir. Araştırmalarda mizah duygusu yüksek kişilerin bağışıklık sistemlerinin daha güçlü olduğu, daha az ağrı deneyimledikleri, hastalıkları daha az belirti ile atlattıkları gösterilmiştir.” diye konuştu.
Günümüzde pozitif psikoloji akımında ‘daha güçlü insan’ özellikleri arasında ‘mizah’ ın da sıralandığına dikkat çeken Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, “Mizah, kişinin kendi olumsuz duygularını düzenlediği gibi, çevresi üzerinde de olumlu tesir gösterir. Çevresini neşelendirebilmek, onları psikolojik olarak iyi hissettirebilmek, mizahı kullanan kişiye psikolojik sağlamlık verir.” dedi.
Yıkıcı mizah zarar verir
Psikiyatrist Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, “Mizahı küçük düşürücü ve düşmanca olmayan bir şekilde kullanan bireyler, kişilerarası çatışmaları ve gerilimleri başarılı bir şekilde azaltabilir ve başkalarındaki olumlu duyguları artırabilirler. Ancak kendisi ve çevresi ile barışık mizah yerine yıkıcı, alaycı bir mizah kullanılması da ilişkilerde bir o kadar yıkıcı olabilir.” diye konuştu.
Mizah duygusu güçlü sosyal bağlarla ilişkilidir
Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, ayrıca mizah duygusunun daha güçlü sosyal bağlar, daha fazla sosyal destek alabilme, daha fazla özgüven ve daha yüksek başa çıkma becerisi ile ilişkili olduğunu kaydetti. (Haber Merkezi)
1 Nisan Dünya Mizah ve Şaka Günü, her yılın 1 Nisan günü kutlanıyor. Genelde şaka gününde insanların birbirine şaka yapması gelenek haline gelmiştir.
Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, 1 Nisan Mizah Günü’ne ilişkin yaptığı açıklamada mizah ile psikoloji ilişkisini değerlendirdi.
Komik yönlere odaklanmak, hayatla barışık olmayı sağlıyor
Mizah ve şakanın yaşamdaki yerine ve önemine işaret eden Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, “İçinde bulunduğu zor durumun ve hayatın komik yönlerine odaklanabilmek, kendisi ile ve hayatla barışık olmayı sağlar. Olumlu mizah yapabilme becerisi, kişinin kendisi için ve çevresi için önemli bir katkıdır. Evrensel olarak komik kabul edilebilecek şeyler hakkında şakalar, ilişkileri kolaylaştırmak için birebirdir. Kendinize ve hayatın saçmalıklarına gülebilmek, stres veya zorluklarla başa çıkabilmek için etkili bir araçtır. Ancak çevresine ya da kişinin kendisine karşı saldırgan olan mizah ise yıkıcıdır, ilişkileri – özgüveni yıpratır.” diye konuştu.
Kuvvetli mizah anlayışı stresle başa çıkmada etkili
“Freud, mizahı, kaygıyı zevke dönüştürebilen savunma mekanizmalarının en yükseği olduğunu vurgulamıştır.” diyen Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, “Yerinde ve dozunda yapılmış barışçıl bir mizah hemen herkesin hoşuna gider. Araştırmalar mizah anlayışı kuvvetli olan bireylerin stresle daha iyi başa çıktıklarını, başkalarıyla daha iyi anlaştıklarını ve daha iyi zihinsel ve hatta fiziksel sağlığa sahip olduklarını göstermektedir. Araştırmalarda mizah duygusu yüksek kişilerin bağışıklık sistemlerinin daha güçlü olduğu, daha az ağrı deneyimledikleri, hastalıkları daha az belirti ile atlattıkları gösterilmiştir.” diye konuştu.
Günümüzde pozitif psikoloji akımında ‘daha güçlü insan’ özellikleri arasında ‘mizah’ ın da sıralandığına dikkat çeken Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, “Mizah, kişinin kendi olumsuz duygularını düzenlediği gibi, çevresi üzerinde de olumlu tesir gösterir. Çevresini neşelendirebilmek, onları psikolojik olarak iyi hissettirebilmek, mizahı kullanan kişiye psikolojik sağlamlık verir.” dedi.
Yıkıcı mizah zarar verir
Psikiyatrist Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, “Mizahı küçük düşürücü ve düşmanca olmayan bir şekilde kullanan bireyler, kişilerarası çatışmaları ve gerilimleri başarılı bir şekilde azaltabilir ve başkalarındaki olumlu duyguları artırabilirler. Ancak kendisi ve çevresi ile barışık mizah yerine yıkıcı, alaycı bir mizah kullanılması da ilişkilerde bir o kadar yıkıcı olabilir.” diye konuştu.
Mizah duygusu güçlü sosyal bağlarla ilişkilidir
Prof. Dr. Gökben Hızlı Sayar, ayrıca mizah duygusunun daha güçlü sosyal bağlar, daha fazla sosyal destek alabilme, daha fazla özgüven ve daha yüksek başa çıkma becerisi ile ilişkili olduğunu kaydetti. (Haber Merkezi)