Türkiye Denizlerine Kızıldeniz’den gelerek yerleşen Aslan Balıklarının zehirli olduğu kadar lezzetli ve tüketilebilir olduğu ‘Mangalda Aslan’ ziyafeti ile balıkçılarla vatandaşlara anlatılarak tatlandırıldı.
Doğa ve Bilim Derneği öncülüğünde İskenderun Teknik Üniversitesi ile İskenderun belediyesi ve Su Ürünleri Kooperatifinin desteği ile İskenderun balıkçı Barınağında Mangalda Aslan balığı etkinliği düzenlendi.
Dernek üyeleri ve Üniversite öğretim üyeleri ile birlikte balıkçıların katıldığı etkinlikte Kızıldeniz’den Türk sularına gelerek yer edinen Aslan balıkları (Prerois spp.)’un zehirli olmasının yanı sıra lezzetli ve ekonomik değeri olan bir balık olduğu belirtildi.
Doğa ve Bilim Derneği sözcüsü Servet A. Doğdu, renkleri, gösterişli yüzgeçleri, kımızı ve esmer çizgileriyle göz alıcı Aslan Balığını nasıl temizleneceğini gösterdi. Daha sonra temizlenen aslan balığı mangalda pişirildi ve ekmek arasına girerek ikram edildi. Afiyetle yiyen başta balıkçılar ve davetliler beğenirken diğer taraftan Aslan balığından yapılan çorbası da ikram edildi.
Doğa ve Bilim Derneği Başkan Yardımcısı Dr. Öğretim üyesi Mevlüt Gürlek, Aslan balıklarının Türk karasularında aşırı bir şekilde çoğalmakta olduğunu belirterek, yerli türlerin üzerindeki baskıyı ortadan kaldırmak birçok ülkede olduğu gibi burada da harekete geçilerek, yüzgeç ışınlarındaki zehirden dolayı yenmeyen bu balığın tüketimini özendirmek, ekonomiye kazandırmak istediklerini söyledi.
Aslan balıkları için alınması gereken önlemlerin başında avlanması geldiğini vurgulayan Gürlek, “Aslan balıkları kuyruk hariç diğer yüzgeç ışınlarının zehirli olmasından dolayı genellikle balıkçılar tarafında avlanmamakta ve halk tarafından tüketilmemektedir. Denizlerimizde aşın çoğalan ve denizel ekosistemimize büyük zararlar veren istilacı aslan balığının aslında yenilebilen lezzetli bir balık olduğuna dikkat çekmek gerekmektedir. Aslan balığının aslında yenebilen lezzetli bir baık olduğu konusunda balıkçıları ve halkı bilinçlendirmek, avcılığını teşvik ederek ülke ekonomisine kazandırmak ve denizel ekosisteme olan zararlı baskısını azaltmak için Doğa ve Bilim Derneği olarak “Mangalda Aslan” kampanyasını başlattık” şeklinde konuştu.
Aslan balığının yenilebilir ve lezzetli olduğunu burada tattıklarını ve gördüklerini söyleyen yılların balıkçıları ise Şöyle Konuştu: “Ağlarımıza çokça takılan bu balığın alıcısı ve değeri olmadığı için denize geri bırakıyorduk. Şimdi artık bırakmayacağız. Temizlenmesini de gördük tadına da baktık Çırpan balığımızı bilenler onun tadında ve lezzetli diyebilirim. Bundan sonra avlayıp tezgâhlara koyacağız.”İSTE Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Turan, Aslan Balığı ile ilgili Amerika’da 3 bin dolara kadar ödüllü festivaller düzenlendiğini belirterek, ”Aslan balığının vitamin değeri çok yüksek. Meksika’da özel yemekleri yapılıyor. Bizde dernek olarak farkındalık oluşturmak için bu balık ile ilgili böyle bir etkinlik düzenleyerek farkındalık yaratmak istedik” dedi.(Haber Merkezi)
Doğa ve Bilim Derneği öncülüğünde İskenderun Teknik Üniversitesi ile İskenderun belediyesi ve Su Ürünleri Kooperatifinin desteği ile İskenderun balıkçı Barınağında Mangalda Aslan balığı etkinliği düzenlendi.
Dernek üyeleri ve Üniversite öğretim üyeleri ile birlikte balıkçıların katıldığı etkinlikte Kızıldeniz’den Türk sularına gelerek yer edinen Aslan balıkları (Prerois spp.)’un zehirli olmasının yanı sıra lezzetli ve ekonomik değeri olan bir balık olduğu belirtildi.
Doğa ve Bilim Derneği sözcüsü Servet A. Doğdu, renkleri, gösterişli yüzgeçleri, kımızı ve esmer çizgileriyle göz alıcı Aslan Balığını nasıl temizleneceğini gösterdi. Daha sonra temizlenen aslan balığı mangalda pişirildi ve ekmek arasına girerek ikram edildi. Afiyetle yiyen başta balıkçılar ve davetliler beğenirken diğer taraftan Aslan balığından yapılan çorbası da ikram edildi.
Doğa ve Bilim Derneği Başkan Yardımcısı Dr. Öğretim üyesi Mevlüt Gürlek, Aslan balıklarının Türk karasularında aşırı bir şekilde çoğalmakta olduğunu belirterek, yerli türlerin üzerindeki baskıyı ortadan kaldırmak birçok ülkede olduğu gibi burada da harekete geçilerek, yüzgeç ışınlarındaki zehirden dolayı yenmeyen bu balığın tüketimini özendirmek, ekonomiye kazandırmak istediklerini söyledi.
Aslan balıkları için alınması gereken önlemlerin başında avlanması geldiğini vurgulayan Gürlek, “Aslan balıkları kuyruk hariç diğer yüzgeç ışınlarının zehirli olmasından dolayı genellikle balıkçılar tarafında avlanmamakta ve halk tarafından tüketilmemektedir. Denizlerimizde aşın çoğalan ve denizel ekosistemimize büyük zararlar veren istilacı aslan balığının aslında yenilebilen lezzetli bir balık olduğuna dikkat çekmek gerekmektedir. Aslan balığının aslında yenebilen lezzetli bir baık olduğu konusunda balıkçıları ve halkı bilinçlendirmek, avcılığını teşvik ederek ülke ekonomisine kazandırmak ve denizel ekosisteme olan zararlı baskısını azaltmak için Doğa ve Bilim Derneği olarak “Mangalda Aslan” kampanyasını başlattık” şeklinde konuştu.
Aslan balığının yenilebilir ve lezzetli olduğunu burada tattıklarını ve gördüklerini söyleyen yılların balıkçıları ise Şöyle Konuştu: “Ağlarımıza çokça takılan bu balığın alıcısı ve değeri olmadığı için denize geri bırakıyorduk. Şimdi artık bırakmayacağız. Temizlenmesini de gördük tadına da baktık Çırpan balığımızı bilenler onun tadında ve lezzetli diyebilirim. Bundan sonra avlayıp tezgâhlara koyacağız.”İSTE Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cemal Turan, Aslan Balığı ile ilgili Amerika’da 3 bin dolara kadar ödüllü festivaller düzenlendiğini belirterek, ”Aslan balığının vitamin değeri çok yüksek. Meksika’da özel yemekleri yapılıyor. Bizde dernek olarak farkındalık oluşturmak için bu balık ile ilgili böyle bir etkinlik düzenleyerek farkındalık yaratmak istedik” dedi.(Haber Merkezi)