Hicret

Müslümanlar için Bir dönüm noktasıdır hicret. Tarihte yeni bir sayfa açılmıştır. Hz. Ali r.a teklifi ile Hicri takvimin başlangıcı sayılmıştır hicret.. Yüce dinimizin rahmet yüklü tebliğini bütün insanlara ulaştırmak için çıkılan muhteşem kutsal bir yolculuğun adıdır.. Yardımlaşma dır, paylaşmaktır, fedakarlıktır, dostluk ve kardeşliğin ta kendisidir.. Din kardeşine kucak açarak evini işini malını mülkünü her şeyini paylaşmaktır.. Kardeşini himaye edip sahiplenmektir.Hak ve hakikati savunarak zulmün ve zalimlerin karşısında dimdik durabilmektir hicret.. Kendisi bir hayat tarzıdır.. Dünya durduğu müddetçe hak ile batıl mücadelesi, Hayır ile şer, doğrularla yanlışlar, kötülüklerle iyilikler her daim mücadele edecektir.. Hicret aslında bir yolculuktur, ibadet eksenlidir. Hicret; şiddetten merhamete, esaretten özgürlüğe girişimin adıdır.. Allah'a itaatin sadece ona kul olmanın en önemli göstergelerinden birisidir.. Günahlardan uzaklaşmaktır.. Hicrette asıl hedef; toplumsal bir hayatta sosyal bir düzen, siyasi bir otorite ve Müslümanların başlıbaşına bir toplum olarak ortaya çıkması ydı.. İslam Medine'den medeniyete ulaşmıştır.. Gönüllere coğrafyalara iklimlere taşarak devam etmiştir.. Özetle imkanların bittiği yerden imkanların üretildiği yere intikal etmektir.. Hicret "la tahzen innallahe meana" ayetinde asırlar öncesinden Hicret'in en can alıcı noktasında, sevr mağarasından bütün insanlığa bir mesaj verilmiştir. "Üzülme Tasalanma kederlenme Allah bizimle beraberdir." Bu mesaj sadece Hazreti Ebubekir'e mi aittir? Hayır hepimize aitti.. Biz tevekkül Tefekkür ve tedbirlerle yolculuğumuza Allah'a dayanarak şuurlu bir şekilde devam edeceğiz.. Hicri yılbaşımız mübarek olsun.. Saygılarımla