Uzman Klinik Psikolog Kaan Üçyıldız konu hakkında önemli bilgiler verdi.
Hiç kendinizi “Keşke öyle yapmasaydım…” ya da “Ya yarın kötü bir şey olursa?” düşünceleri içinde buluyor musunuz? Eğer cevabınız evetse, yalnız değilsiniz.
Türkiye’de milyonlarca insan, geçmişte yaşadığı olumsuz anılara takılıp kalıyor ya da gelecekte olacakları düşünerek kaygı girdabına sürükleniyor. Geçmiş pişmanlıkları ve gelecek kaygıları, hayatınızı sessizce çalıyor diyen Uzman Klinik Psikolog Kaan Üçyıldız, yaptığı açıklamada “Bu durum masum bir düşünme hali değildir, aksine depresyon ve anksiyete gibi psikolojik problemlerin temelini oluşturmaktadır. Çünkü Geçmiş ve geleceğe hapsolmak, insanı şimdiden koparıyor. An’a odaklanamayan kişi gündelik faaliyetlerini ve sorumluluklarını aksatmaya başlıyor, ayrıca olumsuz düşünceler ile hayatının en kıymetli anlarını mutsuzlukla geçiriyor.
“Bir yanınız geçmişte pişmanlıklarla takılıysa, diğer yanınız da geleceğin kaygılarında boğulmuşsa, siz aslında şu anda yoksunuz. Hayatı kaçırıyorsunuz.”
Geçmişe odaklanan insanlar daha çok pişmanlık ve suçluluk hissiyle yaşar. Bu da zamanla depresif bir duygu durumuna yol açar. Geleceğe takılı kalanlarda ise kaygı ve endişe baskındır; bunun sonu da genellikle anksiyete bozukluklarına çıkar. Yani geçmiş ve gelecek, farkında olmadan ruh sağlığınızı olumsuz etkiliyor Geçmişte yaşadığınız olayları sürekli hatırlamak, “keşke”lerle zihninizi doldurmak, suçluluk ve pişmanlık duygularıyla yaşamayı getiriyor. Bu duyguların beslediği zemin ise depresyon oluyor.
“Ya başaramazsam?”, “Ya kötü bir şey olursa?”, “Ya yarın daha kötü geçerse?” gibi cümleler, geleceğin bilinmezliğine odaklanmanın bir sonucudur. Bu düşünceler de kişiyi yoğun kaygı bozukluklarına sürüklüyor.
Hem geçmişte yaşamanın hem de geleceği sürekli düşünmenin aslında aynı kapıya çıktığını söylenebilir: “Şu anı yaşayamaz hale gelmek.”
ŞİMDİYE ODAKLANMAK İÇİN 5 ÖNERİ:
Siz de geçmişin gölgesinde veya geleceğin belirsizliğinde kayboluyorsanız, bu önerilerle “şimdi”ye dönmek mümkün olabilir:
1. NEFES EGZERSİZİ YAPIN
Derin nefesler alın, birkaç saniye tutun ve yavaşça verin. Bu basit yöntem zihninizi ana döndürür.
2. DÜŞÜNCELERİNİZİ KAĞIDA YAZIN
Sürekli kafanızda dönen “keşke”leri veya “ya olursa”ları yazın. Böylece onları zihninizden dışarı taşır ve rahatlama yaşarsınız. Üstelik “ya olursa” diye düşündüğünüz konuların ne kadarının gerçekleştiğini görebilirsiniz.
3. GÜNLÜK RUTİNLERE ODAKLANIN
Yemek yerken sadece yemeğin tadına, yürürken sadece adımlarınıza odaklanın. Bu, farkındalığı artırır.
4. KENDİNİZE GERÇEKÇİ SORULAR SORUN
“Bu düşüncemin elimde kanıtı var mı?” ya da “Şu an bu endişeyi yaşamam bana ne katıyor?” diye sorgulayın.
5. İYİ HİSSETME LİSTESİ TUTUN
Her gün için iyi hissettiğiniz üç şeyi yazın. Zihniniz geçmişin yükünden ve geleceğin kaygısından çıkıp bugüne yönelir.
Unutmayın; geçmişi değiştirmek mümkün değildir, gelecek sizin kontrolünüzde değildir. Ama şu an tamamen sizin ellerinizde! Hayatınızı geçmiş pişmanlıkları ya da gelecek endişeleri değil, şimdi yaşadığınız an başlıyor.'' dedi.
(Haber Merkezi)
ABDULVAHİT GÜRASLAN