Kadim coğrafyaların bereketli topraklarında yeşeren kültürleri yaşatmak ve geleceğe taşımak amacıyla yıllardır önemli çalışmalara imza atan Tohumluk Vakfı, bu kez sanatın iyileştirici gücünü Hatay’da hissettirdi.
HASAT Hatay iş birliğiyle düzenlenen “Enginarın İzinde Resim Çalıştayı”, hem sanatı hem doğayı merkezine alan bir yaklaşımla Hataylılarla buluştu. Köy ile kent, gelenek ile gelecek arasında kurduğu anlamlı köprülerle dikkat çeken vakıf, bu kez sofralarımızdan eksik etmediğimiz, ama çoğu zaman farkında olmadığımız sembolik anlamları da olan bir sebzeyi merkeze aldı: Enginar.
DOĞADAN TUVALE, ENGİNARDAN SANATA
Etkinlik, HASAT Hatay Yerleşkesi’nde gerçekleşti. Hatay’ın doğasından, kokusundan, toprağından ilhamla yola çıkan bu sanatsal yolculuk; Tohumluk Vakfı Yönetim Kurulu Üyesi ve Kültür Sanat Komitesi Başkanı Semra Sancak’ın öncülüğünde organize edildi. Türkiye’nin farklı bölgelerinden gelen ve sanat dünyasında saygın bir yere sahip olan sanatçılar Ayşegül Yarar, Bünyamin Balamir, Canseven Bahçeci, Emin Güler, Süleyman Karakul, Ünal Kuş ve Selmani Baki Kocaispir, enginar temasını her biri kendi yorumlarıyla tuvallerine taşıdı. Sanatçılar, enginarı sadece estetik bir biçim değil; aynı zamanda iyileşme, üretkenlik, süreklilik ve köklerle bağ kurma sembolü olarak ele aldılar.
SANAT VE TOPRAK EL ELE
Bu çalıştay, sadece bir sanat üretim süreci değildi; aynı zamanda doğayla temas, yerel değerlerle yüzleşme ve kültürel belleği yeniden hatırlama pratiğiydi. Hatay gibi binlerce yıllık geçmişe sahip bir coğrafyada yapılan bu etkinlik, sanatın da tıpkı doğa gibi yaşayan ve iyileştiren bir unsur olduğunu gözler önüne serdi. Çalıştay sürecinde ortaya çıkan eserler, 31 Mayıs saat 11.00’de açılışı yapılacak olan “Enginarın İzinde” sergisi ile sanatseverlerle buluşacak. Bu sergi, yalnızca gözlere değil; ruha da hitap eden, enginarın anlam katmanlarını açığa çıkaran bir deneyim sunacak.
ENGİNAR: SADECE BİR SEBZE DEĞİL, BİR SEMBOL
Tohumluk Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Pınar Ayhan, bu anlamlı etkinliğe dair duygularını şöyle paylaştı: “Hatay’ın kadim mutfak kültürünün en özel sebzelerinden biri olan enginar, bu etkinlikte yalnızca bir tarım ürünü değil; aynı zamanda iyileşmenin, üretimin ve kültürel mirasın sembolü olarak sanatla bütünleşti. Tohumluk Vakfı gönüllüsü değerli sanatçılarımızın enginar temasını yorumladıkları eserlerle ortaya koyduğu bu anlamlı çalıştay ve sergi, bizler için büyük bir gurur kaynağı. Emeği geçen tüm sanatçılarımıza yürekten teşekkür ediyorum.” Ayhan’ın bu sözleri, projenin sadece estetik değil aynı zamanda sosyokültürel bir dönüşüm projesi olduğunun da altını çiziyor.
DOĞA, SANAT VE HATAY: ÜÇLÜ BİR BİRLİKTE VAROLUŞ
Tohumluk Vakfı ve HASAT Hatay iş birliğiyle hayata geçirilen bu özel etkinlik, doğal unsurların sanata ilham verici gücünü, sanatın da kültürel mirası taşıma gücünü birleştirdi. Bu yönüyle, hem yerel halk için bir farkındalık yaratmayı başardı hem de sanatçılar için unutulmaz bir üretim süreci sundu.
Sonuç olarak, bu haber sadece bir sanat etkinliğini duyurmakla kalmıyor; aynı zamanda toprağın, sanatın ve insanın birbirine nasıl bağlanabileceğini, bunun ne kadar güçlü bir etki yaratabileceğini de anlatıyor. “Enginarın İzinde” sadece bir sergi değil, aynı zamanda bir hikâye, bir yolculuk ve bir çağrı: Doğaya, kültüre ve birbirimize yeniden bağlanma çağrısı…
Haber: HANİFİ EKER
ABDULVAHİT GÜRASLAN