Hepimizin sevdiği, korktuğu, uzak kaldığı hayvanlar vardır elbette. Öyle ki çekindiğimiz hayvanlar bizleri sosyal yaşama, karşılıksız sevgiye, empatiye, ahlaki gelişmeye, sorumluluk sahibi olmaya, sevginin getirdiklerini öğretiyor…
Öyle ki çocukluktan kurulan bu bağ, bizim gelişmemize katkı sağlıyor daha sağlıklı gelişmek demek daha doğru olacaktır elbette. Doğru kurulan ilişki çocuklarımızda empati yeteneğini geliştiriyor, doğa da var olan diğer canlılarında bizlerden daha farklı olsa da üzüldüğünü, sevildiğini hissettiğini, canlarının yandığını, sevindiğini bilerek yetişmelerini sağlıyor ve bu gelişim ileri ki sosyal yaşamda daha doğru bağ kurmayı, sevginin güzelliğini, vicdanın temellerini doğru şekilde atıyor. Hayvanları sevemeyen insanları sevemez sözü bence bu açıdan bakıldığında gayet doğru tespitlerin var olduğunu gösteriyor.. Size derdini anlatamayan bir canlıyı anlayabiliyorsak, onlarla empati kurabiliyorsak eğer bu vicdanı hürriyete kavuştuysak karşımızda acısını anlatabilen kendini ifade edebilen canlıları da anlama yeteneğimiz kuvvetleniyor. Duyarlılık oranımız artıyor.
Öyle ki çocukluktan kurulan bu bağ, bizim gelişmemize katkı sağlıyor daha sağlıklı gelişmek demek daha doğru olacaktır elbette. Doğru kurulan ilişki çocuklarımızda empati yeteneğini geliştiriyor, doğa da var olan diğer canlılarında bizlerden daha farklı olsa da üzüldüğünü, sevildiğini hissettiğini, canlarının yandığını, sevindiğini bilerek yetişmelerini sağlıyor ve bu gelişim ileri ki sosyal yaşamda daha doğru bağ kurmayı, sevginin güzelliğini, vicdanın temellerini doğru şekilde atıyor. Hayvanları sevemeyen insanları sevemez sözü bence bu açıdan bakıldığında gayet doğru tespitlerin var olduğunu gösteriyor.. Size derdini anlatamayan bir canlıyı anlayabiliyorsak, onlarla empati kurabiliyorsak eğer bu vicdanı hürriyete kavuştuysak karşımızda acısını anlatabilen kendini ifade edebilen canlıları da anlama yeteneğimiz kuvvetleniyor. Duyarlılık oranımız artıyor.