Türkiye'deki depremlerden esinlenen Bitlis Ahmet Eren Bilim ve Sanat Merkezi (BİLSEM) öğrencileri, enkaz altında kalanlara en kısa sürede ulaşılması için tasarladıkları "hayatta kalma destek bilekliği" ile İstanbul'da yapılacak TEKNOFEST'te yarışmaya hazırlanıyor.
Ülkenin deprem gerçeğinden yola çıkan ve son yıllarda yaşanan sarsıntılardan etkilenen 6 öğrenci, yıkılan binaların enkazında kalanların yerini, konumunu ve yaşayıp yaşamadıklarını hızlıca tespit edebilmek için "Hayatta Kalma Destek Bilekliği Projesi"ni geliştirmeye karar verdi. Proje danışmanı ve Bilişim Teknolojileri Öğretmeni Volkan Kaya'nın rehberliğinde çalışma yürüten öğrenciler, 3 aylık çalışmayla kişilerin bileğine gelecek şekilde içinde nabız, oksijen ölçümü yapan, GPS ve sarsıntı sensörü bulunan saate benzer bileklik tasarladı. Yüksek şiddette sarsıntı algıladığında devreye giren, içindeki sensörlerle ölçüm yapabilen bilekliğin, entegre edilmesi halinde depremlerde enkazda kalanların konumunu ve yaşam belirtilerini radyo frekansı üzerinden acil durum ekiplerine iletebilme özelliği bulunuyor. Arama kurtarma ekiplerine kolaylık sağlaması amacıyla tasarlanan bu projeyle, afet sonrası internet olmadığında dahi bileklik sayesinde enkaz altında kalan ve hayatta olan kişilere hızlıca ulaşılmasının sağlanması hedefleniyor. Hazırladıkları projeyle bu yıl TEKNOFEST'in ikinci durağı olan İstanbul etabına başvuran öğrenciler, ödül alarak projelerini geliştirmek istiyor.
"KİŞİNİN HAYATTA KALMA OLASILIĞINI ARTIRIYOR"
Projede yer alan öğrencilerden Tanju Ömer Coşkun Özer, AA muhabirine, ülkede son yıllarda depremlerin arttığını söyledi. Bu sarsıntılardan etkilenerek projeyi yapmaya karar verdiklerini anlatan Özer, "Kahramanmaraş'ta 2023'te, geçen ay da İstanbul depremini yaşadık. Depremlerin artma riskinden dolayı projeyi yapmaya karar verdik. Projemiz bir saat. Bunu yaşam bilekliği olarak tanımlayabiliriz. Bu saatimiz enkaz altında kalan kişinin nabzını, bulunduğu yerin enlemini ve boylamını AFAD'a ve diğer acil yardım ekiplerine gönderebilecek. Bu da kişinin hayatta kalma olasılığını artırıyor." diye konuştu. Öğrencilerden Esila Oğuz da depremlerden esinlenerek enkaz altında kalanlara kısa sürede ulaşılabilmesini sağlamak için proje yaptıklarını belirtti.
Oğuz, "Kahramanmaraş depremlerinde enkaz altında kaç kişinin olduğunu, durumlarını bilmiyorduk. Bu nedenle belki kurtarılabilecek birçok hayatı kurtaramadık. Enkaz altında kalan insanların yerlerinin hemen tespit edilerek kurtarılmalarını ve kayıpların azaltılmasını sağlamak için projeyi yaptık." dedi.
"PROJEMİZ CANLARI KURTARMAYA YÖNELİK"
Öğrencilere danışmanlık yapan Kaya ise Türkiye'nin deprem kuşağında yer aldığını, geçen ay İstanbul'da 6,2 büyüklüğünde depremin meydana geldiğini hatırlattı. Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen öğrencilerin projeyi yaptığını ifade eden Kaya, şöyle konuştu: "BİLSEM olarak burada gerçek yaşam problemlerine yönelik projeler üretiyoruz. Depremden etkilenen öğrencilerimizden geçen yıl bir grup oluşturarak bir proje geliştirmeye karar verdik. Hazırladığımız projemiz TEKNOFEST'te desteklenmeye layık görüldü. Bu yıl projemizi geliştirerek yeniden TEKNOFEST'e başvurduk. Deprem sonrası enkaz altında canlarımız kalıyor. Projemiz bu canlarımızı kurtarmaya, onların yerlerini ve konumlarını tespit etmeye yönelik. Tasarlanan bileklikte GPS, kişinin yaşam belirtisinin algılanması için nabız ve oksijen, sarsıntının da algılanabilmesi için gyro sensörü bulunuyor. Şiddetli sarsıntı algılandığında kişinin hem yaşam belirtisi ve nabzı hem de konum bilgisi acil durum ekiplerine gönderilebiliyor." Projenin internet tabanlı çalışmadığını, enkaz altındaki kişilerin konum bilgisinin radyo frekanslarıyla iletildiğini vurgulayan Kaya, şu bilgileri verdi: "Özellikle büyük depremlerde iletişim problemi yaşandığı için bilgilerin direkt AFAD'a iletebilmesi için 'Hayatta Kalma Destek Bilekliği Projesi'ni yaptık. Bileklikteki hassas konum ayarı şiddetli sarsıntı algıladığında kişinin yaşam belirtisini ve konum bilgisini gönderiyor. Bu sayede enkaz altındaki kişilerin hem nerede olduklarını hem de yaşayıp yaşamadıklarını öğrenebiliyoruz. Öğrencilerimizin tasarladığı saat kadranındaki ekrana bağlı nabız ve oksijen sensörleri var. Bundan kişinin nabzını alabiliyoruz. Kordonun içindeki GPS'imiz ve sarsıntı sensöründen aldığımız verileri iletebiliyoruz. Depremlerde en önemli durum koordinasyondur. Projemiz acil durum ekiplerine destek olunması amacıyla tasarlanmıştır."
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN
