Birlik Sağlık Sen İl Temsilcisi Yılmaz yaptığı açıklamada; İlimizde 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezi gerçekleşen depremde on binlerce insanımızı kaybettik. Yüzyılın felaketinde Hatay halkı büyük kayıp ve acılar yaşamıştır. Hatay’da ne acıların sınırı var ne de kayıplarımızın. Ateşin düşmedi ocak yakmadığı yürek kalmamıştır.
Hal böyle iken bir din görevlisinin çıkıp şehitlerimize kokmuş demesi izahı mümkün olmayan bir akıl tutulmasıdır. Böyle bir söylemi nedeni ne olursa olsun asla kabul edilemez. Ayrıca aynı konuşmasında “Diğerlerinin cenazeleri kokmuş iken, Suriyeli bir vatandaşın mis gibi kokuyor” demesi halkı alalen kin nefrete itmektedir. Üstelik bunu dini bir sohbet havasında sunması ayrıca bir din tüccarlığıdır. Konuşmasında “ Cenazelerin yıkandığı esnada böyle bir olayın gerçekleştiğini iddia ederek yalanlarla bu ayrımclığı hakareti süsleme cabasındadır. Hatay halkının bir ferdi, o anı yaşamış ve eşine ancak 7. Günü ulaşmış kardeşim Abdullah Gül’ün yaşadıklarına şahitlik etmiş biri olarak ifade etmek isterim ki o dönemde biz değil cenazelerimizi yıkayacak suyu içecek suyumuz dahi yoktu.
Bu sözde din adamının böyle bir söylemlerle insanların acıları üzerinden nasıl bir menfaat sağlamaya çalıştığı anlaşılmaz. Ki her iki cihan perveri Peygamber Efendimiz (sav) bir Müslüman ne yapmaz diye sorulan soruya “ Müslüman yalan söylemez “ diye buyurmuştur. Bu zat hutbede başkasından duyduğunu iddia ettiği olayı sanki kendi yaşamış gibi göstererek cami cemaatini yanıltmıştır
Biz Bask olarak her daim mazlumların yanında zalimlerin karşısında durduk. Bugün de yaşanan acılar üzerinden menfaat sağlamak için halkın değerlerine hakaret edenlerle kanun önünde hesap vermesi için sonuna kadar mücadele edeceğiz. Sözde din adamı için avukatımız Mehmet Şükrü Yılmaz aracılığıyla savcılığa suç duyurusunda bulunuyoruz. Adalete güvencimiz sonsuz. Türk adaleti böylesine pervasızca insanların değerlerine hakaret edenlere gereken cevabı vereceğine inancımız sonsuz. Ayrıca diyanet İşleri Başkanlığının da bu şahıs için gerekeni yapmasını bekliyoruz. Yoksa bu onlar için bir leke olarak kalacaktır. Dedi
ABDULVAHİT GÜRASLAN
