İYİ Parti Hatay Milletvekili Şefik Çirkin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanin ABD ziyaretine ilişkin yaptığı açıklamayla dikkat çekti.
Ziyareti ne abartılı biçimde öven, ne de tamamen değersizleştiren bir yaklaşım sergileyen Çirkin, değerlendirmelerinde temkinli bir dille tarihsel hafızaya ve devlet aklına vurgu yaptı.
"SAYGI GÖRDÜ, BU ELBETTE OLUMLU"
Çirkin, Erdoğanın ABD'de gördüğü ilgiyi ve kendisine yöneltilen övgüleri olumlu bir gelişme olarak değerlendirdi. "Cumhurbaşkanımızın orada gördüğü saygı, aldığı övgü elbette takdire şayan. Bu tür anlar millet olarak gönlümüzü okşar. Hele ki Avrupa'da liderler sıraya dizilirken bizim liderimizin saygı görmesi elbette önemlidir" ifadelerini kullandı. Ancak bu görüntülerin içeriği kadar önemli olmadığını vurgulayan Çirkin, asıl değerlendirmenin ziyaretin somut sonuçlarıyla yapılması gerektiğine dikkat çekti.
"HEYBEDE NE OLDUĞUNU HENÜZ BİLMİYORUZ"
Şefik Çirkin, görüşmenin ardından kamuoyuna açıklanan bilgi miktarının yetersiz olduğunu ve asıl önemli olanın içerik olduğunu belirtti. "Heybede ne var, henüz bilmiyoruz" diyen Çirkin, geçmişten örneklerle uyarıda bulundu: "Tarihimiz bize defalarca gösterdi; Batılı liderler ne zaman bir Türk liderinin sırtını sıvazlasa, arkasından sopa gelmiştir. Bu bir kural gibidir. Bu nedenle dikkatli olmalıyız."
RUHBAN OKULU MESELESİ VE EGEMENLİK VURGUSU
Ziyaret kapsamında gündeme geldiği iddia edilen Heybeliada Ruhban Okulu konusuna da değinen Çirkin, bu konunun basit bir dini özgürlük meselesi değil, doğrudan Türkiye'nin egemenliğiyle ilgili olduğunu savundu. "Heybeliada Ruhban Okulu işi son derece tehlikeli. Bu konu, sadece dini bir taleple açıklanamaz; egemenlik hakkımıza yönelik bir müdahale olarak görülmelidir" diyerek ciddi bir uyarıda bulundu.
"MEŞRU RÜŞVET" VE DİPLOMATİK HESAPLAR
ABD ile yapılan görüşmelerde askeri ve ticari alanlarda yüklüce bir alışverişin söz konusu olduğunu da belirten Çirkin, bu tür ilişkilerin devletler arasında olağan olduğunu kabul etmekle birlikte, bunun karşılığında Türkiye'nin ne elde edeceğinin henüz bilinmediğini söyledi. "Buna bazıları 'meşru rüşvet' der. Her devlette olur. Ancak bu tür alışverişlerin ekonomik ya da siyasi bir kazanca dönüşmesi gerekir. Aksi takdirde sadece dışa bağımlılığı artıran, bedeli ağır işbirlikleri olur."
SURİYE VE GAZZE KONUSUNDAKİ SESSİZLİK ENDİŞE VERİCİ
Çirkin, ziyarette Suriye'deki PYD/PKK varlığı ve Gazze'deki insanlık dramına dair hiçbir açıklama yapılmamasını da eleştirdi. "Bu konularla ilgili tek kelime duymadık. Eğer perde arkasında olumlu gelişmeler varsa ve açıklanmamışsa, umarım öyledir. Ama aksi halde bu sessizlik bizi ileride zor durumda bırakabilir" dedi.
"MEŞRUİYETİN KAYNAĞI MİLLETTİR, WASHİNGTON DEĞİL"
Eski ABD Başkanı Donald Trumpin, Erdoğan'a "meşruiyet kazandıracağı" yönündeki iddialarına ise sert bir dille karşılık veren Çirkin, bu tür açıklamaların kabul edilemez olduğunu belirtti. "Bizim Cumhurbaşkanımız meşruiyetini ne Trump'tan ne de başka bir yabancı liderden alır. Bu yetkiyi Türk milleti verir, vermiştir de. Bunu Trump da bilmeli, Sayın Erdoğan da unutmamalı."
Haber: NUR ÇELİK
ABDULVAHİT GÜRASLAN