Memur-Sen Hatay İl Temsilcisi Ve Eğitim Bir Sen Hatay 1 Nolu Şube Başkanı İsmail BAYRAKDAR; İnsan olmanın şerefini, yeryüzünü imar ve ıslah etmenin sorumluluğunu birlikte üstlenen kadın ve erkek, birbirinin velisi, dostu ve yardımcısıdır. Her şeyden evvel hayatın her alanında kadın ve erkek bir ve beraberdir. Hayat, müşterektir.
Kadın, anne, eş, kardeş olarak toplumun ve hayatın kurucu unsuru, çekirdeği, temelidir. Aile, sevginin, şefkatin, merhametin, paylaşmanın limanı, medeniyetlerin korunağıdır. Aile, birey ve toplum olarak ilk savunma hattımız, kalemizdir. Kadın ve erkek, bizim kültürümüzde, cinsiyete indirgeyen bakış seviyesinin anlayamayacağı çok yüksek ve ulvi bir yaklaşımla ifade edilen varoluşun belirleyici unsuru, dayanağı olmuştur.
Ekonomi ve inanç merkezli olarak değişen toplum ve kültür hayatıyla birlikte kadın algı ve anlayışında farklılaşmanın gözlenir olması, tarihsel bir realitedir. Sanayi ve kentleşme devrimi sürecinde, kadının yeni rol ve statüsüyle birlikte aile eksenli toplumsal uyuma ve bütünlüğe dayalı geleneksel yapısı değişime uğratılmıştır. Kadını önceleri ucuz iş gücü olarak istihdam eden zihniyet, zamanla tüketim dünyasında elverişli bir figüre dönüştürmüş, sonra da masum mecburiyetleri, hak ve özgürlükleri istismar ederek kapitalist ideolojinin nesnesi yapmıştır.(Haber Merkezi)
Kadın, anne, eş, kardeş olarak toplumun ve hayatın kurucu unsuru, çekirdeği, temelidir. Aile, sevginin, şefkatin, merhametin, paylaşmanın limanı, medeniyetlerin korunağıdır. Aile, birey ve toplum olarak ilk savunma hattımız, kalemizdir. Kadın ve erkek, bizim kültürümüzde, cinsiyete indirgeyen bakış seviyesinin anlayamayacağı çok yüksek ve ulvi bir yaklaşımla ifade edilen varoluşun belirleyici unsuru, dayanağı olmuştur.
Ekonomi ve inanç merkezli olarak değişen toplum ve kültür hayatıyla birlikte kadın algı ve anlayışında farklılaşmanın gözlenir olması, tarihsel bir realitedir. Sanayi ve kentleşme devrimi sürecinde, kadının yeni rol ve statüsüyle birlikte aile eksenli toplumsal uyuma ve bütünlüğe dayalı geleneksel yapısı değişime uğratılmıştır. Kadını önceleri ucuz iş gücü olarak istihdam eden zihniyet, zamanla tüketim dünyasında elverişli bir figüre dönüştürmüş, sonra da masum mecburiyetleri, hak ve özgürlükleri istismar ederek kapitalist ideolojinin nesnesi yapmıştır.(Haber Merkezi)