Deprem bölgesindeki öğretmenler koşulsuz atanma hakkı talep ediyor. Öğretmenler, “Bugün hâlâ çok temel ihtiyaç olan barınma, sağlık ve beslenme gibi ihtiyaçlar karşılanamazken oturup KPSS’ye çalışmamız beklenemez” tepkisini gösterdiler.
Millî Eğitim Bakanlığı’nın bu ay içerisinde atama takvimini açıklayacak olması öğretmenleri umutlandırdı. Öğretmenler Cumhuriyet’in 100.yılında mülakatsız rekor atama bekliyor. Bu konuda ki beklenti ve taleplerini de sık sık sosyal medyada bir araya gelerek duyurmaya çalışıyorlar. Konuyla ilgili görüşlerini dile getiren çok sayıda öğretmen, “Deprem öncesinde olduğu gibi deprem sonrasında da koşullarımız kötüleşmeye devam ediyor. Yıllarca eğitimin ticarileşmesiyle atama sayıları düşürülerek taşeron olarak görülüp yedekte tutulduk. Yıllarca zorlu koşullarda, azgın bir emek sömürüsü altında; kimi zaman ücretli öğretmen, kimi zaman özel sektör öğretmeni olarak, kimi yerlerde sigortasız, kimi yerlerde güvencesiz- taban maaşsız, çoğu zaman da mobbinge maruz kalarak çalıştırıldık. Deprem öncesinde zorlu dediğimiz koşulları, bugün tamamen kaybetmiş bulunuyoruz. Her şeye rağmen umudumuzu yitirmedik ve mücadele etmeyi seçtik. Fakat tam olarak bu noktada geçmişte yaşanan deprem felaketinde öğretmenlere tanınan hakların bizlere de tanınmasını istiyoruz” dediler. Depremin yıkıcı etkisinden öğretmenlerin de fazlasıyla etkilendiğini ifade eden vatandaşlar, Gölcük depremini hatırlattı. O dönemde depremzede öğretmenlerin şartsız atandığını ileri sürdüler. Aynı politikanın Dünya tarihinin en büyük depreminde neden uygulanmadığını ise Millî Eğitim Bakanlığına sordular.
KARA’DA BASIN AÇIKLAMASI YAPMIŞTI
Ataması yapılmayan depremzede öğretmenlerin pozitif ayrımcılığa ihtiyacı olduğunu dile getiren CHP Hatay Milletvekili Nermin Yıldırım Kara ise deprem bölgesindeki ataması yapılmayan depremzede öğretmenlerin mağduriyetine dair bir basın açıklaması yaptı. Kara, “Bugün deprem bölgesindeki ataması yapılmayan öğretmenlerimiz büyük mağduriyetler yaşıyor. Daha önce özel sektörde çalışan, ücretli öğretmenlik yapan öğretmenlerimiz zaten iyi şartlar altında yaşamıyordu. Biliyorsunuz ücretli öğretmenlik maalesef iktidarın öğretmenlerimize dayattığı bir tür kölelik sistemi. Şimdi depremzede öğretmenlerimiz kurumlarının yıkılması ya da işlevsiz hale gelmesinden dolayı bu sisteme bile dahil olamıyorlar. Daha önce de belirtmiştik, depremden daha büyük bir mazeret olamaz. Deprem sonrası Mayıs ayına kadar Kısa Çalışma Ödeneği altında çok cüzi rakamlar aldılar. Şimdi emekleriyle geçimlerini sağlayacak işlere de sahip değiller. Bu durumda atamasını yapmadığınız öğretmenleri derin bir yoksulluğa hapsediyorsunuz. Hiçbir öğretmenin bu durumda kalmasına kesinlikle razı olamayız. Şimdi depremzede öğretmenler de bu duruma zorlanıyor. Bugün bize ulaşan öğretmenlerimiz ‘öğretmen olarak atanmasak bile memuriyet dahi yeter’ diyorlar. Bunu da kabullenmiyoruz. Eğer yurttaşlarımız bu fakültelerden öğretmen olarak mezun olduysa öğretmen olarak istihdam edilmeleri şarttır. Yıllarca ücretli öğretmen olarak ya da özel sektörde sömürü altında, güvencesiz, zaman zaman kaçak işçi gibi sigortasız olarak çalıştılar. Üzerine depremi yaşayan öğretmenlerimiz için en azından şimdi pozitif bir ayrımcılığın uygun olacağını düşünüyoruz” dedi.
Haber Merkezi
ABDULVAHİT GÜRASLAN
