Seyyah Yazar Yapımcı Harun ÇELİK Beyzade Fm’in canlı yayın konuğu oldu.
Mehmet Harputluoğlu’nun sunduğu “Gönül İkliminde” programına konuk olan Seyyah Yazar Harun Çelik, kendisine yöneltilen soruları içtenlikle cevapladı.
162 ülkeyi gezmiş içinde yaşamış, seyahatlerine devam edeceğini belirten Yazar Harun Çelik, kendisine en çok bu kadar ülke gezdin ne gördün sorulduğunu hatırlatarak şunları söyledi;
1990 yılından beri seyahat ediyorum. Dünyanın farklı ülkelerinden hikâyelerle döndük. 15 eserim var. Bir kısmı yabancı dillere çevrildi. Yazdıklarım yaşadığım gördüğüm şeyler. Masa başında oturulmuş yazılmış kurgulanmış şeyler değil. Yerinde görmüş, yaşamış, kokusunu, sıcaklığını çarpışmasını yerinde yaşamış, yüreğinden damıtarak kalem alınmış eserler.
Arap ürkekleri, Ortadoğu, Avrupa, Balkanlar, Amerika, Güney Amerika, Uzak doğu, yakın doğu, Asya neresi diyorsanız bu kadar yer gezdim gördüm içinde yaşadım ve anladım ki sınır diye bir şey yokmuş. Sınırları biz kendimize koyuyoruz.
O kadar yer gördüm ülkemize dönüp baktığımda bugün ülkemiz için yapmamız gereken şeylerin başında, ağacı, doğayı, kuşu, derelerdeki kırmızı pullu balıkları korumamız gerektiğini görüyorum. Ancak bunları dile getirdiğimizde, Milliyetçi ve muhafazakâr olduğunu söyleyen insanların bir tanesi yanımızda yer almadı.
Yan yana yapılmış iki katlı bahçeli evde yaşamayı bile kendimize layık görmüyoruz. Anadolu betona gömüldü. Bir temel üzerinde 20 katlı bina dikiliyor işin içinde çıkar var rant elde etme olduğunu görüyoruz.
“Bu ülkenin toprakları için ölürüm. Irmağına ölürüm Türkiye’m” diye şarkı söylüyorsun, ben sana gel toprakları, ırmakları koruyalım. Ormanın içine çimento fabrikası yapılıyor. Gel, bunun beraber bir mücadelesini verelim diyorum, Ooo anarşist misin Harun? Devlete mi karşısın? Diyorlar.
Hayır, biz bu ülkeyi seviyoruz. Gelin birlikte koruyalım diyorum. Toprak erozyon oluyor denize karışıyor bunun önlemini alalım, her yer beton oldu mu bu topraklar gidiyor diyorum. Bu topraklar için ölürüm diyenleri yanımızda göremiyoruz.
BİZİ ZATEN BU SİYASET YEDİ BİTİRDİ
Şu insani konularda siyasi, kimlikleri bir kenara bırakalım diyen Çelik, “Bizi zaten bu siyaset yedi bitirdi. Hangi partili olursan ol bu ülkenin çocuğu değil misin? Şu ormana yazık ediyorlar, gelin koruyalım dediğimizde, herkes bakıyor hangi partililer oraya gidiyor. Ülkenin ormanını bile birlikte muhafaza edemiyoruz. Ondan sonra edebiyata geldi mi en büyük milliyetçi, en büyük vatanperver biziz.
“Bir karış toprağını vermemek için milyonlarca şehit veririz” yalanını söylüyoruz ama yüz binlerce avuç toprak denize gidiyor bunu dile getirdiğimizde kimsenin kılı kıpırdamıyor. Bunları söyleyince Harun hoca oldu anarşist, bölücü, komünist!.. Yooo ülkeyi seviyorum. Gelin beraber koruyalım diyorum. Bu ülkenin ne yer altı, ne yer üstü değerlerine sahip çıkmıyorsunuz. Nasıl vatanperver, nasıl büyük Türkiye’yi kuruyorsunuz anlamıyorum.
AYNI HORONLARDA OMUZ SALLADIK AYNI HALAYLARDA ZILGIT ÇEKTİK
Arkadaşlar hepimiz aynı sahillerin, yaylaların, Anadolu’nun, Trakya’nın evlatlarıyız. Aynı horonlarda omuz salladık. Aynı halaylarda zılgıt çektik. Bu ülke bizim. Bir birimizİ seveceğiz. Sevgiden başka çıkış yolumuz yok. Nefret karanlık bir dehlizdir o dehlize girersek çıkamayız” şeklinde konuştu.(Haber Merkezi)
Mehmet Harputluoğlu’nun sunduğu “Gönül İkliminde” programına konuk olan Seyyah Yazar Harun Çelik, kendisine yöneltilen soruları içtenlikle cevapladı.
162 ülkeyi gezmiş içinde yaşamış, seyahatlerine devam edeceğini belirten Yazar Harun Çelik, kendisine en çok bu kadar ülke gezdin ne gördün sorulduğunu hatırlatarak şunları söyledi;
1990 yılından beri seyahat ediyorum. Dünyanın farklı ülkelerinden hikâyelerle döndük. 15 eserim var. Bir kısmı yabancı dillere çevrildi. Yazdıklarım yaşadığım gördüğüm şeyler. Masa başında oturulmuş yazılmış kurgulanmış şeyler değil. Yerinde görmüş, yaşamış, kokusunu, sıcaklığını çarpışmasını yerinde yaşamış, yüreğinden damıtarak kalem alınmış eserler.
Arap ürkekleri, Ortadoğu, Avrupa, Balkanlar, Amerika, Güney Amerika, Uzak doğu, yakın doğu, Asya neresi diyorsanız bu kadar yer gezdim gördüm içinde yaşadım ve anladım ki sınır diye bir şey yokmuş. Sınırları biz kendimize koyuyoruz.
O kadar yer gördüm ülkemize dönüp baktığımda bugün ülkemiz için yapmamız gereken şeylerin başında, ağacı, doğayı, kuşu, derelerdeki kırmızı pullu balıkları korumamız gerektiğini görüyorum. Ancak bunları dile getirdiğimizde, Milliyetçi ve muhafazakâr olduğunu söyleyen insanların bir tanesi yanımızda yer almadı.
Yan yana yapılmış iki katlı bahçeli evde yaşamayı bile kendimize layık görmüyoruz. Anadolu betona gömüldü. Bir temel üzerinde 20 katlı bina dikiliyor işin içinde çıkar var rant elde etme olduğunu görüyoruz.
“Bu ülkenin toprakları için ölürüm. Irmağına ölürüm Türkiye’m” diye şarkı söylüyorsun, ben sana gel toprakları, ırmakları koruyalım. Ormanın içine çimento fabrikası yapılıyor. Gel, bunun beraber bir mücadelesini verelim diyorum, Ooo anarşist misin Harun? Devlete mi karşısın? Diyorlar.
Hayır, biz bu ülkeyi seviyoruz. Gelin birlikte koruyalım diyorum. Toprak erozyon oluyor denize karışıyor bunun önlemini alalım, her yer beton oldu mu bu topraklar gidiyor diyorum. Bu topraklar için ölürüm diyenleri yanımızda göremiyoruz.
BİZİ ZATEN BU SİYASET YEDİ BİTİRDİ
Şu insani konularda siyasi, kimlikleri bir kenara bırakalım diyen Çelik, “Bizi zaten bu siyaset yedi bitirdi. Hangi partili olursan ol bu ülkenin çocuğu değil misin? Şu ormana yazık ediyorlar, gelin koruyalım dediğimizde, herkes bakıyor hangi partililer oraya gidiyor. Ülkenin ormanını bile birlikte muhafaza edemiyoruz. Ondan sonra edebiyata geldi mi en büyük milliyetçi, en büyük vatanperver biziz.
“Bir karış toprağını vermemek için milyonlarca şehit veririz” yalanını söylüyoruz ama yüz binlerce avuç toprak denize gidiyor bunu dile getirdiğimizde kimsenin kılı kıpırdamıyor. Bunları söyleyince Harun hoca oldu anarşist, bölücü, komünist!.. Yooo ülkeyi seviyorum. Gelin beraber koruyalım diyorum. Bu ülkenin ne yer altı, ne yer üstü değerlerine sahip çıkmıyorsunuz. Nasıl vatanperver, nasıl büyük Türkiye’yi kuruyorsunuz anlamıyorum.
AYNI HORONLARDA OMUZ SALLADIK AYNI HALAYLARDA ZILGIT ÇEKTİK
Arkadaşlar hepimiz aynı sahillerin, yaylaların, Anadolu’nun, Trakya’nın evlatlarıyız. Aynı horonlarda omuz salladık. Aynı halaylarda zılgıt çektik. Bu ülke bizim. Bir birimizİ seveceğiz. Sevgiden başka çıkış yolumuz yok. Nefret karanlık bir dehlizdir o dehlize girersek çıkamayız” şeklinde konuştu.(Haber Merkezi)