Akdeniz Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Saadettin Çağan, nisan ayında 460,3 milyon dolar ihracat gerçekleştirdiklerini açıkladı. Yılın dördüncü ayında en yüksek ihracat değerlerini Romanya, İtalya ve Belçika pazarlarında elde ettiklerini kaydeden AKMİB Başkanı Saadettin Çağan, ihracat hacmi artışlarında Bulgaristan, Libya ve Tunus pazarlarında yüksek haneli rakamlara ulaştıklarını vurguladı.
Küresel ticaretteki baskılar, enerji maliyetlerindeki artışlar, jeopolitik riskler ve finansal sıkılaşma ortamında Türkiye’nin en büyük sektörlerinden biri olan kimya endüstrisinin güçlü bir duruş sergilediğine dikkati çeken Başkan Saadettin Çağan, “Böylesine zorlu bir süreçte ülkemiz açısından elbette riskler olduğu kadar fırsatlar da olacaktır. AKMİB olarak sektörümüzü çok yönlü desteklemeye, üretim ve ihracata devam ediyoruz. Bu dönemi tüm paydaşlarımızla güçlerimizi birleştirerek birlik ve beraberlik içinde atlatacağımıza inanıyoruz.” dedi.
Sektörün içinden gelen en net mesajların başında finansmana erişimle ilgili beklentiler olduğunu ifade eden Başkan Çağan, artan maliyetler, kur oynaklığı ve krediye ulaşmadaki zorlukların ihracatçının adımlarını yavaşlattığını söyledi. Başkan Çağan, “Bu mücadelemizde devletimizin ihracatçılarımıza vereceği yeni teşvikler büyük önem taşıyor. Özellikle finansmana erişim bakımından yeni destekler bekliyoruz.” diye konuştu.
“SURİYE'NİN YENİDEN İNŞASINDA KİMYA SEKTÖRÜMÜZ STRATEJİK ROL OYNAYACAK”
Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın iş dünyası çatı kuruluşlarının başkanlarıyla 16-17 Nisan’da gerçekleştirdiği Suriye ziyaretinin sektöre yönelik yansımalarını da değerlendiren Başkan Çağan, şunları söyledi: “Sayın Bakanımızın liderliğinde gerçekleştirilen Şam ziyareti, uriye’nin yeniden inşasında Türkiye’nin oynayacağı stratejik rolün güçlü bir göstergesidir. AKMİB olarak, bölgede kalıcı istikrarın ve ekonomik toparlanmanın anahtarı olan üretim, yatırım ve ticaretin önünü açacak bu temasları büyük bir memnuniyetle karşılıyoruz. Suriye ile ticaret yollarının yeniden canlanması, sanayi bölgelerinin rehabilitasyonu ve ortak yatırımların teşviki, hem bölge ekonomisine hem de Türk ihracatçısına önemli fırsatlar sunacaktır. Türkiye’nin öncülüğünde hayata geçirilecek ekonomik iş birliği, sadece sınırlarımızın ötesindeki bir toparlanmayı değil, aynı zamanda Orta Doğu’ya uzanan güçlü bir ticaret hattının yeniden inşasını ifade etmektedir."
(Haber Merkezi)