Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezinin almış olduğu karar doğrultusunda, memura reva görülen "sefalet bütçesini" protesto etmek ve kamu çalışanlarının sesi olmak Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanlığı Merkez PTT önünde basın açıklaması yaptı.
Memuru yoksulluğa mahkûm eden sefalet bütçesine "Hayır"! diyen Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanlığı, 2020 yılı bütçesi, memur ve emeklinin kurban edildiği bütçe değil, memurun bütçesi olsun temennisinde bulundu.
Maaşlardan yapılan kesintiler, maaş zammını aştı, milli gelir büyüyor diyoruz, milli gelirdeki artıştan dar gelirli ve ücretliler hak ettiği payı alamıyor diyen Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanı Hayri Şahin, açıklamasına şöyle devam etti: Sosyal devlet olma ilkesini hiçe sayan, toplumumuzun büyük bir kesimini göz ardı ederek, çalışanlardan alınacak vergilere bel bağlayan 2020 bütçesi, memurun bütçesi değildir.
Bu bütçeyle 2020 yılının, başta kamuda çalışanlar olmak üzere, tüm vatandaşlarımız için geçmiş yıllardan daha da zor geçeceği ortaya çıkmıştır. Hepimizin bildiği gibi bütçe, Devletin gelirlerinin ve bu gelirlerin nerelere dağıtılacağının belgesidir. Biz bu bütçede, gelirlerin kamu çalışanlarından kesilen vergilerle elde edileceğini ama gelirin paylaşımında memurun adının dahi olmadığını görüyoruz.
Önümüzdeki sene için memur ve emekli maaşlarına %4+4 zam yapılması kararlaştırıldı.
Bunun anlamı bütün bir yıl için iki taksitte toplam %8,2 yani ortalama memur maşına 329 lira, en düşük memur maaşına 247 lira zam demek.
Yani maaşlardan yapılan kesintiler, maaş zammını aştı. Milli gelir büyüyor diyoruz. Milli gelirdeki artıştan dar gelirli ve ücretliler hak ettiği payı alamıyor. Memurun, emeklinin pastaya eklediği pay büyüdü ama pastadan aldığı pay küçüldü. Maaşların döviz, altın ve diğer yatırım araçları karşısındaki hali ortada. Bütün yatırım araçları karşısında alım gücümüz düşüyor.
Son bir yıl içinde gıda fiyatlarındaki resmi ortalama enflasyon %25,25 oldu. Doğalgaza %28, elektriğe, kılık kıyafete %18, okul masraflarına %13, kiraya %12, gazeteye %28, dergiye %50, ekmeğe bile %15 zam geldi. TÜİK son 12 aylık enflasyonun %8,5 olduğunu iddia ede dursun, 2019 yılının 10 aylık enflasyonu %10,6 oldu. Ama memura bu sene için yapılan toplam zam enflasyon farkı da dahil %10,26; yani maaşlar şimdiden erimiş durumda. Önümüzde enflasyonun, ısınma, elektrik, gıda harcamalarının en fazla artacağı kasım ve aralık enflasyonu var. Onlar da eklenince memur ve emekli maaşlarının iyiden iyiye eridiği daha net biçimde ortaya çıkacak.
Bu durumu Türkiye Kamu-Sen olarak kabul etmemiz mümkün değildir. Bu bütçeye karşı olduğumuzu, bu bütçede memur olmadığını, bu bütçenin de memurun bütçesi olmadığını her yerde dile getiriyoruz. 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüyor. Eğer Tasarı, bu hali ile Komisyondan geçerse bir daha değiştirilmesi mümkün değil. Eğer Komisyon Tasarıyı bu hali ile onaylarsa memurun idam fermanını imzalamış olacak. Bu nedenle Tasarıya memur maaşlarına ilişkin bir düzeltme eklenmek zorundadır.
Ardından da bir memur paketi hazırlanarak sözleşmeli personele kadro başta olmak üzere, bayram ikramiyesi, vergi dilimleri, mülakatın kaldırılması, 3600 ek gösterge, yardımcı hizmetliler gibi konular acilen çözülmelidir. Biz, bu konuda hazırladığımız mektuplarımızı, ülkemizin her köşesinden sayın Cumhurbaşkanına, Cumhurbaşkanı Yardımcısına, siyasi partilerimizin grup başkanvekillerine ulaştıracak ve bir çözüm üretilmesini isteyeceğiz.
Kamu çalışanlarından yana olmayan politikaların bir uzantısı olan 2020 yılı bütçesi, bu haliyle memurun bütçesi olmaktan çıkmış, sinekten yağ çıkarma bütçesi olmuştur. 2020 yılı bütçesi, memur ve emeklinin kurban edildiği bütçe değil, memurun bütçesi olsun” dedi.
Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezinin almış olduğu karar doğrultusunda, memura reva görülen "sefalet bütçesini" protesto etmek ve kamu çalışanlarının sesi olmak Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanlığı Merkez PTT önünde basın açıklaması yaptı.
Memuru yoksulluğa mahkûm eden sefalet bütçesine "Hayır"! diyen Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanlığı, 2020 yılı bütçesi, memur ve emeklinin kurban edildiği bütçe değil, memurun bütçesi olsun temennisinde bulundu.
Maaşlardan yapılan kesintiler, maaş zammını aştı, milli gelir büyüyor diyoruz, milli gelirdeki artıştan dar gelirli ve ücretliler hak ettiği payı alamıyor diyen Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanı Hayri Şahin, açıklamasına şöyle devam etti: Sosyal devlet olma ilkesini hiçe sayan, toplumumuzun büyük bir kesimini göz ardı ederek, çalışanlardan alınacak vergilere bel bağlayan 2020 bütçesi, memurun bütçesi değildir.
Bu bütçeyle 2020 yılının, başta kamuda çalışanlar olmak üzere, tüm vatandaşlarımız için geçmiş yıllardan daha da zor geçeceği ortaya çıkmıştır. Hepimizin bildiği gibi bütçe, Devletin gelirlerinin ve bu gelirlerin nerelere dağıtılacağının belgesidir. Biz bu bütçede, gelirlerin kamu çalışanlarından kesilen vergilerle elde edileceğini ama gelirin paylaşımında memurun adının dahi olmadığını görüyoruz.
Önümüzdeki sene için memur ve emekli maaşlarına %4+4 zam yapılması kararlaştırıldı.
Bunun anlamı bütün bir yıl için iki taksitte toplam %8,2 yani ortalama memur maşına 329 lira, en düşük memur maaşına 247 lira zam demek.
Yani maaşlardan yapılan kesintiler, maaş zammını aştı. Milli gelir büyüyor diyoruz. Milli gelirdeki artıştan dar gelirli ve ücretliler hak ettiği payı alamıyor. Memurun, emeklinin pastaya eklediği pay büyüdü ama pastadan aldığı pay küçüldü. Maaşların döviz, altın ve diğer yatırım araçları karşısındaki hali ortada. Bütün yatırım araçları karşısında alım gücümüz düşüyor.
Son bir yıl içinde gıda fiyatlarındaki resmi ortalama enflasyon %25,25 oldu. Doğalgaza %28, elektriğe, kılık kıyafete %18, okul masraflarına %13, kiraya %12, gazeteye %28, dergiye %50, ekmeğe bile %15 zam geldi. TÜİK son 12 aylık enflasyonun %8,5 olduğunu iddia ede dursun, 2019 yılının 10 aylık enflasyonu %10,6 oldu. Ama memura bu sene için yapılan toplam zam enflasyon farkı da dahil %10,26; yani maaşlar şimdiden erimiş durumda. Önümüzde enflasyonun, ısınma, elektrik, gıda harcamalarının en fazla artacağı kasım ve aralık enflasyonu var. Onlar da eklenince memur ve emekli maaşlarının iyiden iyiye eridiği daha net biçimde ortaya çıkacak.
Bu durumu Türkiye Kamu-Sen olarak kabul etmemiz mümkün değildir. Bu bütçeye karşı olduğumuzu, bu bütçede memur olmadığını, bu bütçenin de memurun bütçesi olmadığını her yerde dile getiriyoruz. 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüyor. Eğer Tasarı, bu hali ile Komisyondan geçerse bir daha değiştirilmesi mümkün değil. Eğer Komisyon Tasarıyı bu hali ile onaylarsa memurun idam fermanını imzalamış olacak. Bu nedenle Tasarıya memur maaşlarına ilişkin bir düzeltme eklenmek zorundadır.
Ardından da bir memur paketi hazırlanarak sözleşmeli personele kadro başta olmak üzere, bayram ikramiyesi, vergi dilimleri, mülakatın kaldırılması, 3600 ek gösterge, yardımcı hizmetliler gibi konular acilen çözülmelidir. Biz, bu konuda hazırladığımız mektuplarımızı, ülkemizin her köşesinden sayın Cumhurbaşkanına, Cumhurbaşkanı Yardımcısına, siyasi partilerimizin grup başkanvekillerine ulaştıracak ve bir çözüm üretilmesini isteyeceğiz.Kamu çalışanlarından yana olmayan politikaların bir uzantısı olan 2020 yılı bütçesi, bu haliyle memurun bütçesi olmaktan çıkmış, sinekten yağ çıkarma bütçesi olmuştur. 2020 yılı bütçesi, memur ve emeklinin kurban edildiği bütçe değil, memurun bütçesi olsun” dedi.(Haber Merkezi)
Memuru yoksulluğa mahkûm eden sefalet bütçesine "Hayır"! diyen Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanlığı, 2020 yılı bütçesi, memur ve emeklinin kurban edildiği bütçe değil, memurun bütçesi olsun temennisinde bulundu.
Maaşlardan yapılan kesintiler, maaş zammını aştı, milli gelir büyüyor diyoruz, milli gelirdeki artıştan dar gelirli ve ücretliler hak ettiği payı alamıyor diyen Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanı Hayri Şahin, açıklamasına şöyle devam etti: Sosyal devlet olma ilkesini hiçe sayan, toplumumuzun büyük bir kesimini göz ardı ederek, çalışanlardan alınacak vergilere bel bağlayan 2020 bütçesi, memurun bütçesi değildir.
Bu bütçeyle 2020 yılının, başta kamuda çalışanlar olmak üzere, tüm vatandaşlarımız için geçmiş yıllardan daha da zor geçeceği ortaya çıkmıştır. Hepimizin bildiği gibi bütçe, Devletin gelirlerinin ve bu gelirlerin nerelere dağıtılacağının belgesidir. Biz bu bütçede, gelirlerin kamu çalışanlarından kesilen vergilerle elde edileceğini ama gelirin paylaşımında memurun adının dahi olmadığını görüyoruz.
Önümüzdeki sene için memur ve emekli maaşlarına %4+4 zam yapılması kararlaştırıldı.
Bunun anlamı bütün bir yıl için iki taksitte toplam %8,2 yani ortalama memur maşına 329 lira, en düşük memur maaşına 247 lira zam demek.
Yani maaşlardan yapılan kesintiler, maaş zammını aştı. Milli gelir büyüyor diyoruz. Milli gelirdeki artıştan dar gelirli ve ücretliler hak ettiği payı alamıyor. Memurun, emeklinin pastaya eklediği pay büyüdü ama pastadan aldığı pay küçüldü. Maaşların döviz, altın ve diğer yatırım araçları karşısındaki hali ortada. Bütün yatırım araçları karşısında alım gücümüz düşüyor.
Son bir yıl içinde gıda fiyatlarındaki resmi ortalama enflasyon %25,25 oldu. Doğalgaza %28, elektriğe, kılık kıyafete %18, okul masraflarına %13, kiraya %12, gazeteye %28, dergiye %50, ekmeğe bile %15 zam geldi. TÜİK son 12 aylık enflasyonun %8,5 olduğunu iddia ede dursun, 2019 yılının 10 aylık enflasyonu %10,6 oldu. Ama memura bu sene için yapılan toplam zam enflasyon farkı da dahil %10,26; yani maaşlar şimdiden erimiş durumda. Önümüzde enflasyonun, ısınma, elektrik, gıda harcamalarının en fazla artacağı kasım ve aralık enflasyonu var. Onlar da eklenince memur ve emekli maaşlarının iyiden iyiye eridiği daha net biçimde ortaya çıkacak.
Bu durumu Türkiye Kamu-Sen olarak kabul etmemiz mümkün değildir. Bu bütçeye karşı olduğumuzu, bu bütçede memur olmadığını, bu bütçenin de memurun bütçesi olmadığını her yerde dile getiriyoruz. 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüyor. Eğer Tasarı, bu hali ile Komisyondan geçerse bir daha değiştirilmesi mümkün değil. Eğer Komisyon Tasarıyı bu hali ile onaylarsa memurun idam fermanını imzalamış olacak. Bu nedenle Tasarıya memur maaşlarına ilişkin bir düzeltme eklenmek zorundadır.
Ardından da bir memur paketi hazırlanarak sözleşmeli personele kadro başta olmak üzere, bayram ikramiyesi, vergi dilimleri, mülakatın kaldırılması, 3600 ek gösterge, yardımcı hizmetliler gibi konular acilen çözülmelidir. Biz, bu konuda hazırladığımız mektuplarımızı, ülkemizin her köşesinden sayın Cumhurbaşkanına, Cumhurbaşkanı Yardımcısına, siyasi partilerimizin grup başkanvekillerine ulaştıracak ve bir çözüm üretilmesini isteyeceğiz.
Kamu çalışanlarından yana olmayan politikaların bir uzantısı olan 2020 yılı bütçesi, bu haliyle memurun bütçesi olmaktan çıkmış, sinekten yağ çıkarma bütçesi olmuştur. 2020 yılı bütçesi, memur ve emeklinin kurban edildiği bütçe değil, memurun bütçesi olsun” dedi.
Türkiye Kamu-Sen Genel Merkezinin almış olduğu karar doğrultusunda, memura reva görülen "sefalet bütçesini" protesto etmek ve kamu çalışanlarının sesi olmak Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanlığı Merkez PTT önünde basın açıklaması yaptı.
Memuru yoksulluğa mahkûm eden sefalet bütçesine "Hayır"! diyen Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanlığı, 2020 yılı bütçesi, memur ve emeklinin kurban edildiği bütçe değil, memurun bütçesi olsun temennisinde bulundu.
Maaşlardan yapılan kesintiler, maaş zammını aştı, milli gelir büyüyor diyoruz, milli gelirdeki artıştan dar gelirli ve ücretliler hak ettiği payı alamıyor diyen Türkiye Kamu-Sen Hatay İl Başkanı Hayri Şahin, açıklamasına şöyle devam etti: Sosyal devlet olma ilkesini hiçe sayan, toplumumuzun büyük bir kesimini göz ardı ederek, çalışanlardan alınacak vergilere bel bağlayan 2020 bütçesi, memurun bütçesi değildir.
Bu bütçeyle 2020 yılının, başta kamuda çalışanlar olmak üzere, tüm vatandaşlarımız için geçmiş yıllardan daha da zor geçeceği ortaya çıkmıştır. Hepimizin bildiği gibi bütçe, Devletin gelirlerinin ve bu gelirlerin nerelere dağıtılacağının belgesidir. Biz bu bütçede, gelirlerin kamu çalışanlarından kesilen vergilerle elde edileceğini ama gelirin paylaşımında memurun adının dahi olmadığını görüyoruz.
Önümüzdeki sene için memur ve emekli maaşlarına %4+4 zam yapılması kararlaştırıldı.
Bunun anlamı bütün bir yıl için iki taksitte toplam %8,2 yani ortalama memur maşına 329 lira, en düşük memur maaşına 247 lira zam demek.
Yani maaşlardan yapılan kesintiler, maaş zammını aştı. Milli gelir büyüyor diyoruz. Milli gelirdeki artıştan dar gelirli ve ücretliler hak ettiği payı alamıyor. Memurun, emeklinin pastaya eklediği pay büyüdü ama pastadan aldığı pay küçüldü. Maaşların döviz, altın ve diğer yatırım araçları karşısındaki hali ortada. Bütün yatırım araçları karşısında alım gücümüz düşüyor.
Son bir yıl içinde gıda fiyatlarındaki resmi ortalama enflasyon %25,25 oldu. Doğalgaza %28, elektriğe, kılık kıyafete %18, okul masraflarına %13, kiraya %12, gazeteye %28, dergiye %50, ekmeğe bile %15 zam geldi. TÜİK son 12 aylık enflasyonun %8,5 olduğunu iddia ede dursun, 2019 yılının 10 aylık enflasyonu %10,6 oldu. Ama memura bu sene için yapılan toplam zam enflasyon farkı da dahil %10,26; yani maaşlar şimdiden erimiş durumda. Önümüzde enflasyonun, ısınma, elektrik, gıda harcamalarının en fazla artacağı kasım ve aralık enflasyonu var. Onlar da eklenince memur ve emekli maaşlarının iyiden iyiye eridiği daha net biçimde ortaya çıkacak.
Bu durumu Türkiye Kamu-Sen olarak kabul etmemiz mümkün değildir. Bu bütçeye karşı olduğumuzu, bu bütçede memur olmadığını, bu bütçenin de memurun bütçesi olmadığını her yerde dile getiriyoruz. 2020 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Tasarısı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşülüyor. Eğer Tasarı, bu hali ile Komisyondan geçerse bir daha değiştirilmesi mümkün değil. Eğer Komisyon Tasarıyı bu hali ile onaylarsa memurun idam fermanını imzalamış olacak. Bu nedenle Tasarıya memur maaşlarına ilişkin bir düzeltme eklenmek zorundadır.
Ardından da bir memur paketi hazırlanarak sözleşmeli personele kadro başta olmak üzere, bayram ikramiyesi, vergi dilimleri, mülakatın kaldırılması, 3600 ek gösterge, yardımcı hizmetliler gibi konular acilen çözülmelidir. Biz, bu konuda hazırladığımız mektuplarımızı, ülkemizin her köşesinden sayın Cumhurbaşkanına, Cumhurbaşkanı Yardımcısına, siyasi partilerimizin grup başkanvekillerine ulaştıracak ve bir çözüm üretilmesini isteyeceğiz.Kamu çalışanlarından yana olmayan politikaların bir uzantısı olan 2020 yılı bütçesi, bu haliyle memurun bütçesi olmaktan çıkmış, sinekten yağ çıkarma bütçesi olmuştur. 2020 yılı bütçesi, memur ve emeklinin kurban edildiği bütçe değil, memurun bütçesi olsun” dedi.(Haber Merkezi)